1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Roth: Türkiye'deki demokratları desteklemeliyiz

28 Mart 2017

DW News'in sorularını yanıtlayan Yeşiller Partili Claudia Roth, Almanya ve AB'nin Türkiye'deki demokratlara destek vermesi gerektiğini söyledi. Roth, MİT'in casusuluk faaliyetlerinin kabul edilemez olduğunu ifade etti.

Claudia Roth, DW News'in konuğu olduFotoğraf: DW

Yeşiller Partili Federal Meclis Başkan Yardımcısı Claudia Roth, Türkiye ile ilişkiler konusunda DW News'in sorularını cevaplandırdı.

MİT’in Almanya’da casusluk yaptığı suçlamalarına ilişkin olarak değerlendirmeler yapan Roth, "Almanya’da barış ve özgürlük içinde birlikte yaşadığımız insanlar hakkında casusluk yapılması, bu insanların tehdit edilmesi, Türkiye’ye gitmemeleri yönünde uyarılmak zorunda kalmaları kesinlikle kabul edilemez" dedi. "Erdoğan bir kişiyi düşman olarak görmek istiyor diye, herhangi bir kişiyi terörist sayamayız" diyen Roth, "Almanya ve Avrupa Birliği'nin Türkiye'deki demokratlara, muhalefete ve demokrasinin ayakta olan kısımlarına destek olması gerektiğini" vurguladı.

16 Nisan'da anayasa değişiklikleri ile ilgili referandumdan nasıl bir sonuç çıkacağı konusunda tahmin yürütemediğini belirten Roth, "Önemli olan, Türkiye’de demokrasi ve bir hukuk devleti isteyen grupları desteklememiz. Ben referandumda ‘hayır’ demeyi planlayanları destekliyorum. Hem Türkiye’de hem de Almanya’da" dedi.

Cem Özdemir'e destek

Yeşiller Partisi Eş Başkanı Cem Özdemir'in referandumda ‘hayır’ oyu verilmesi çağrısını desteklediğini belirten Roth, şu değerlendirmeyi yaptı:

"Bu insan hakları ve demokrasi hakkında bir mesaj. Türkiye ile ilişkilerimiz çok yakın. Ülkemizde Türkiye kökenli çok sayıda insan yaşıyor. Ailevi bağlarımız var, siyasi bağlarımız var. Ben, tüm kökenlerini de göz önünde bulundurduğumda Cem Özdemir'i, insanları demokrasi için harekete geçirmek istemesini tamamen destekliyorum. Ve demokrasi de insanları ‘hayır’ için harekete geçirmek anlamına geliyor."

Roth "Türkiye, Almanya'daki Türklere buradaki seçimlerde nasıl oy kullanacaklarını söylemek isterse bunu nasıl değerlendirirsiniz?" sorusuna ise şu yanıtı verdi:

"Yapabilirler. Bu demokrasi. Ne söylemek isterlerse söyleyebilirler. Bu ifade özgürlüğü, basın özgürlüğü. Aradaki fark bu. Biz demokratik koşulların var olmasına izin veriyoruz. Bu içişlerine karışmak demek değil. Tekrar söylüyorum, Türkiye ile aramızda çok sıkı bağlar var. Biz Türkiye ile çok yakın dostuz. Ancak biz Türkiye’deki demokrasi ile dostuz ve diktatörlükle dost değiliz."

© Deutsche Welle Türkçe

DW/AÜ/HS