Fransa'nın yeni Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy, yeni görevine başlaması dolayısıyla yaptığı konuşmada, insan hakları ve küresel ısınmayla mücadelenin Fransız diplomasisinin öncelikleri arasında yer alacağını söyledi. Sarkozy, Elysee Sarayı'nda düzenlenen devir teslim töreninde davetlilere hitaben yaptığı kısa konuşmada, ''İnsan hakları ve küresel ısınmayla mücadeleyi, Fransız diplomasisinin önceliği yapacağım'' dedi.

Akdeniz birliği için çalışacağını ifade eden Sarkozy, ''Akdeniz'e arkasını dönen Fransa, kendi tarihine ve geleceğine de arkasını dönmüş olur'' dedi. Afrika'nın gelişmesine de önem vereceğini bildiren Sarkozy, ''Avrupa'nın geleceğiyle Afrika'nın geleceğinin birbirleriyle bağlantılı olduğunu'' söyledi.

Kapsamlı reform paketi

Nicolas Sarkozy, 1981 yılında dönemin sol hükümetinin uygulamaya koyduğu reform programından daha kapsamlı bir program uygulamayı planlıyor. Sarkozy, “reform programını uygulayacak hükümetinin bir rüya takım” olacağını ifade ediyor. “Bakanlar seçilirken sadakata değil niteliğe bakacağız” diyen Sarkozy, dışişleri bakanlığını Bernard Kouchner’e teklif ederek rüya takımı hedefinin sözde kalmayacağını ortaya koyuyor. Sınır Tanımayan Doktorlar örgütünün kurucusu ve Fransa eski Sağlık Bakanı Kouchner, aslında Sarkozy’nin değil, rakibi Sosyalist Segolene Royal’in ekibinde yer alıyor.

Fransa’yı her alanda değiştireceğini açıklayan Nicolas Sarkozy, dış politikadan tarıma, en ufak ayrıntıya varıncaya kadar her türlü adımın bilgisi dahilinde atılmasını öngörüyor. Jacques Chirac, günlük politikalarla ilgilenmez, daha çok dış siyasete yoğunlaşırken Sarkozy görev alanını genişleteceğini gizlemiyor. Eski Başbakan Lionel Jospin “Sarkozy, atayacağı başbakanın ‘kabine direktörü’ fonksiyonuyla yetinmesini isteyecek. Bütün güç merkezlerini elinde toplayacak” sözleriyle Sarkozy’nin niyetini özetliyor.

Güvenlik ve dış politika

Sarkozy, güvenliğe büyük önem veriyor. Bu alanda Amerika Birleşik Devletleri’nin uygulamaları örnek alınıyor. Amerikan modeli izlenerek Elysee Sarayı’nda da askeri konularda söz sahibi bir Ulusal Güvenlik Konseyi’nin kuruluşu sağlanacak. Uluslararası terörle mücadele çerçevesinde iç istihbarat teşkilatı (DST), Genel İstihbarat Merkezi Müdürlüğü ile Asayiş Dairesi’ne bağlı Terörle Mücadele Bölümü’nün birlikte hareket etmesi sağlanacak.

Nicolas Sarkozy’nin önceliğini dış politika meydana getiriyor. Sarkozy, haziran ayında yapılacak Avrupa Birliği devlet ve hükümet başkanları zirvesinde reformcu görüşlerini ön plana çıkarmak ve “Fransa’yı yeniden Avrupa Birliği’nin sürükleyici ülkeleri arasına taşımayı” hedefliyor. Sarkozy, birliğin sınırlarının kesinleştirilmesi gerektiğini savunuyor. Bu kapsamda Haziran zirvesinde Türkiye’yi birlik dışında tutma görüşlerini dile getirecek. Fransız lider Türkiye’ye verilen tam üyelik vaatlerinin unutulmasını, bunun yerine Akdeniz bölgesi ülkeleriyle daha yakın işbirliği geliştirilmesini talep ediyor. Nicolas Sarkozy, Avrupa Birliği’nde 'Alman-Fransız ekseni'ne de sıcak bakmıyor. Sarkozy bunun yerine Londra ile ilişkileri güçlendirmek istiyor.

"Amerikalı muhafazakar"

İzlediği politikalar ve Washington yönetimine yaklaşımından ötürü kimi siyasi gözlemciler Sarkozy’i “Fransız pasaportlu Amerikan muhafazakarı” olarak niteliyorlar. Sarkozy, kendisiyle ilgili olumsuz yaklaşımların yersiz olduğunu, 6 ila 8 Haziran tarihleri arasında, Almanya’nın Heiligendamm tatil beldesinde yapılacak G-8 Zirvesi’nde ortaya koymaya çalışacak.

Sarkozy ile ilgili “Amerikan yanlısı” iddialarını değerlendiren gözlemciler, yeni Fransa cumhurbaşkanının Amerika’nın Irak savaşına destek vermediğini hatırlatıyorlar. Buna karşılık Nicolas Sarkozy’nin Washington-Paris hattında Fransa’nın çıkarlarını gözetirken Amerika’nın görüşlerini selefi Chirac’tan daha fazla dikkate alması bekleniyor.