undefined undefined

Almanya Başbakanı Angela Merkel, dün Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy ile Brandenburg’daki Meseberg Şatosu’nda görüştü. İki ülke liderlerinin her altı ile sekiz haftada bir düzenli olarak biraraya gelmesini öngören ve “Blaesheim Süreci“ olarak anılan mutabakat çerçevesinde buluşan Merkel ve Sarkozy’in ilk bakışta “rutin“ gibi görünen günde görüşmelerine iki önemli konu damgasını vurdu: Âkil adamlar konseyi önerisi ve Türkiye’nin AB süreci…

Almanya Başbakanı Angela Merkel, Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy'nin, “âkil adamlar konseyi“ kurulması fikrine destek verdi.

Merkel, Sarkozy ile görüşmesinden sonra düzenlediği basın toplantısında, âkil adamlar konseyinin, Avrupa'nın geleceği konusunda çalışma yapacağını ve yaklaşık iki yıl içinde AB'nin yapısı konusunda öneriler sunabileceğini belirtti.

Akil adamlar konseyi

Peki bu konsey kimlerden oluşacak? Üye ülkelerin ve AB organlarının aktif politikacılarından mı yoksa daha ziyade bürokratlardan mı? Angela Merkel’e göre birinci şık tümüyle devre dışı bırakılmak zorunda.

“Daha ziyade AB’ye belirli bir mesafede duran bilge şahsiyetler“ şeklinde bir tarif ortaya atan Merkel, Avrupa Parlamentosu’nda, komisyonlarda ve Avrupa Konseyi’nde yer almayan, bağımsız ve tecrübeli kişilerin kişilerden oluşacak komisyonun üye sayısı ve görev tanımının daha sonra yapılacak görüşmelerle belirleneceğini kaydetti.

Merkel, bu konuda diğer AB üyesi ülkeler ve AB dönem başkanlığını yürüten Portekiz'le görüştüğünü, bu projenin desteklendiğini ifade etti. Almanya Başbakanı, bunun Avrupa Parlamentosu seçimlerinin sonuna kadar sürebilecek orta vadeli bir proje olacağını ve Türkiye'nin müzakere süreci için bir alternatif olarak görülmemesi gerektiğini de söyledi.

”Türkiye’nin AB’ye üyeliğine karşıyım”

Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy de Angela Merkel ile aynı fikirde olduğunu, âkil adamlar konseyinin oluşmasına birlikte karar vereceklerini belirterek, "Avrupa'nın gelecekte nasıl gelişeceği kararı çok önemlidir“ diyerek, sözü Türkiye’nin üyelik sürecine getirdi:

“Ben hiçbir zaman Türkiye ile yürütülen müzakerelerin kesilmesi gerektiğini söylemedim. Aksi takdirde asla bir sonuca ulaşamayız. Diğer taraftan Türkiye'nin AB'ye tam üye olmasına da karşıyım. Bunu Başbakan Erdoğan'a da söyledim. Ben başka bir teklifte bulundum. Dikkatlerin, Türkiye'yi AB'nin ortağı haline getirecek 30 müzakere başlığı üzerinde yoğunlaştırılmasından yanayım. Ancak tam üyeliği sağlayacak diğer beş başlıksa kesinlikle açılmamalıdır.“

Mali konular da gündeme geldi

Merkel-Sarkozy görüşmesinde gündeme gelen diğer konular ise AB ekonomisi ve Afganistan’daki durumdu. İki lider, Birliğin mali piyasalarının daha şeffaf olması konusunda çalışmalar yürütülmesi ve Afgan güvenlik güçlerinin eğitim çalışmalarında daha sıkı işbirliği yapılması konularında mutabakat sağladı.