1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Sarkozy'nin Akdeniz Birliği start alıyor

Kayhan Karaca /Strasbourg11 Temmuz 2008

Sarkozy’nin büyük tartışmalar yaratan Akdeniz Birliği projesi, Pazar günü start alıyor. AB üyelerinin itirazları nedeniyle Sarkozy, planlarında büyük değişime gitti ve sonunda Türkiye de, zirveye katılma kararı aldı.

Fotoğraf: AP

Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy, “Akdeniz Birliği” fikrini ilk olarak, 7 Şubat 2007 tarihinde, cumhurbaşkanlığı seçim kampanyası sırasında ortaya atmıştı.

O tarihte Türkiye’nin Avrupa Birliği üyeliğine karşı kampanya yürüten Sarkozy; “Akdeniz Birliği” projesinin temel taşlarından biri olarak ise Türkiye’yi görmekteydi.

Akdeniz Birliği konusunda işler Sarkozy'nin istediği gibi yürümedi. Sarkozy, öncelikle Avrupa Birliği içindeki ortaklarıyla anlaşamadı. İspanya, Avrupa Birliğine alternatif olarak algılanabileceği gerekçesiyle Akdeniz Birliği ismine itiraz etti. Sarkozy, Madrid'in bu itirazı karşısında ilk tavizini verdi ve projenin ismi 1995 yılında lanse edilen ve benzer bir proje olan Barselona sürecine atıfla "Barselona Süreci: Akdeniz İçin Birlik" olarak değiştirildi.

Almanya’nın itirazları

AB Dönem Başkanı Fransa Cumhurbaşkanı Sarkozy ve Almanya Başbakanı MerkelFotoğraf: AP

Fransa, kendi ortaya attığı projenin içinde, sadece Akdeniz'de kıyısı olan ülkeleri öngörmekte, kıyısı olmayan Avrupa Birliği ülkeleri için gözlemci statüsü planlamaktaydı. Örnek olarak da, Almanya'nın üye, kendisinin gözlemci olduğu Baltık Ülkeleri Birliği’ni göstermekteydi.

Ancak burada da Almanya’nın muhalefetiyle karşılaştı. Sonuç olarak, Sarkozy ile Almanya başbakanı Angela Merkel arasında 3 Mart'ta Hannover'de yapılan görüşmede, Fransa bir kez daha geri adım attı ve projeye tüm Avrupa Birliği ülkelerinin dâhil edilmesi kararlaştırıldı.

Fransa’nın diğer sorunu Akdeniz'in güney yakasındaki ülkelerin katılımını sağlamaktı. Libya lideri Kaddafi ise "proje, terörizmi destekler" gerekçesiyle zirveye katılmayacağını bildirdi.

Cezayir ve Türkiye ise politik nedenlerden ötürü kararlarını son ana kadar duyurmadılar. Özellikle Türkiye, projenin lanse edileceği 13 Temmuz zirvesinin sonuç bildirgesinde Akdeniz İçin Birlik’in Avrupa Birliği üyeliğine alternatif olmadığının açıkça belirtilmesini istiyordu ve bunu da elde etti.

Sarkozy’den Erdoğan’a övgü

Projenin ilk zirvesine Avrupa Birliği ve güney Akdeniz'in, Kaddafi dışındaki tüm liderlerinin katılması kesinleşmiş durumda. Fransız diplomasisi Suriye lideri Esad ile İsrail lideri Olmert'in yan yana gelecek olmasının önemine de işaret ediyor.

Nicolas Sarkozy, verdiği tavizlere rağmen, projeyi olağanüstü olumlu bir adım olarak tanımlıyor. Fransa Cumhurbaşkanı Türkiye’nin katılımını ise şu sözlerle övdü:

"Avrupa Birliği bugüne kadar Yakın ve Ortadoğu'da, çok para ve çok kaynak demekti ama politik ağırlığı Amerika'nın yanında anlamsız denecek kadar azdı. Bakın örneğin Sayın Erdoğan, aramızdaki görüş farkına rağmen zirveye katılacak. Çünkü Türkiye büyük bir ulus. Tüm bu devlet başkanlarının Avrupa Birliği ve Akdeniz adına Paris'te buluşmaları sarsıcı bir olay. Bu da Yakındoğu'da barış için en iyi haber"

Akdeniz Birliği’nin öncelikleri

Akdeniz İçin Birlik projesi, Avrupa Birliği örneğinde olduğu gibi entegrasyona değil, işbirliğine dayalı somut projeler etrafında odaklanacak. Bu projelerin gerçekleşmesi için, biri Fransız diğeri İtalyan iki kamu bankası 600 milyon Euro hedefli bir fon kuracaklar.

Projenin özellikle, dünyanın en kirli denizi olduğu söylenen Akdeniz'in temizlenmesi, enerji, içme suyu, çevre, sivil koruma, kültür, eğitim, deniz ve karayolu ulaşımı konularında yoğunlaşması öngörülmekte.

Nicolas Sarkozy, bu yeni sürecin bilançosu pek de pozitif olmayan AB’nin Barselona sürecine oranla artıları olduğu görüşünde:

"Barselona çok güzel bir önseziydi. Ama Barselona zirvesinde bir sorun vardı. Hatırladığım kadarıyla zirveye sadece bir Arap lideri katıldı. Eğer Akdeniz'in güneyi gelmezse, iki yakayı nasıl birbirine yakınlaştırabilir, nasıl Akdeniz Birliği kurabilirsiniz? Arap liderlerinin tamamı Paris zirvesinde hazır bulunacaklar."

Parlamento’dan destek

AP başkanı Hans-Gert PötteringFotoğraf: picture-alliance / dpa/dpaweb

Sarkozy’nin bu görüşü büyük ölçüde Avrupa Parlamentosu başkanı Hans Gert Pöttering tarafından da paylaşılmakta :

"Akdeniz Birliği projesi konusunda Avrupa Birliğinin tüm organlarının görüş birliği içinde olmasından gurur duyuyorum. Proje Barselona sürecinin devamı açısından mükemmel bir işbirliği fırsatı anlamı taşıyor"

Akdeniz İçin Birlik projesinin bir diğer hedefi de, birbirlerine bu kadar yakın olup da sadece 227 milyar dolarlık toplam ticaret hacmi olan Avrupa Birliği ve Güney Akdeniz ülkeleri arasındaki bu hacmi artırmak.

Tamamen politik boyuttan arındırılmış, demokrasi, insan hakları, hukuk devleti kavramlarının masaya taşınmayacağı bu yeni süreç çok daha somut projelerle Akdeniz'in iki kıyısı arasında bağımlılığı artırmayı ve yeni iş sahaları açmayı hedefliyor.

1995 Barselona sürecinin hedefleri de büyük ölçüde aynıydı. Ancak bu sefer, Akdeniz'in Avrupa için artmakta olan stratejik önemi de göz önüne alındığında, işin biraz daha ciddi tutulduğu söylenebilir.