Savunma Bakanı: Afganistan’da savaştayız
5 Nisan 2010Afganistan’ın Kunduz kenti yakınlarında Taliban'la yaşanan çatışmalar sonucu üç Alman askerinin hayatını kaybetmesi Paskalya tatilindeki Almanya’yı sarstı.
NATO’ya bağlı Uluslararası Güvenliğe Destek Gücü (ISAF) bünyesinde görev yapan üç Alman askeri, Cuma günü Taliban ile yaşanan şiddetli çatışmada hayatını kaybetti. Afganistan’ın kuzeyindeki çatışmanın yaklaşık on saat sürdüğü ve Alman ordusunun ülkede göreve başlamasından bu yana sekiz yıldır yaşanan en şiddetli çatışma olduğu bildirildi. Çatışmada sekiz Alman askeri de yaralandı.
Alman askerlerin aynı bölgede yanlışlıkla 6 Afgan askerini öldürmesi gerginlik yarattı. Alman ordusu, iki sivil aracın Alman askerlerine doğru ilerlediği ve uyarı işaretine rağmen durmadığı için üzerine ateş açıldığını bildirdi. Afganlar ise bu tezi kabul etmiyor. Kunduz valisi Muhammed Ömer Alman askerlerinin ne uyarı ateşi açtığını ne de uyarı işareti verdiğini, ayrıca askerî ciplerin uzaktan da rahatça tanınabilecek görünümde olduğunu belirtti. Yaşanan gelişmeler, Afganistan'da görev yapan Alman birliklerinin misyonuna ve çekilme tarihine ilişkin tartışmaları alevlendirdi.
Guttenberg ilk kez “savaş” dedi
Taliban ile çatışmada hayatını kaybeden Alman askerlerinin cenazelerini karşılayan Almanya Savunma Bakanı Karl-Theodor zu Guttenberg, Afganistan’da yaşananlarla ilgili olarak ilk kez açıkça ‘savaş’ sözcüğünü kullandı. Guttenberg, yaşananların, Afganistan misyonunun tehlikesini gözler önüne serdiğini söyledi ve sözlerini şöyle sürdürdü:
“Afganistan’daki durum tehlikeli. Bunda gizlenebilecek bir taraf yok. Biz çekilme konusunda bir perspektif belirledik, ancak o tarihe kadar bu tehlikeli görevi yürütmek zor olacak, yaşanan şiddetli çatışmalar da Afganistan’da savaş benzeri koşullar içinde olduğumuzu gösteriyor.”
Alman Savunma Bakanı, Afganistan misyonunun gerekliliğini vurgulayarak, ülkeden en kısa sürede geri çekilme yönündeki talepleri reddetti.
Almanya’nın Afganistan’da asker bulundurması, kamuoyunda destek bulmazken muhalefetin yoğun eleştirilerine hedef oluyor. Geçtiğimiz 4 yıl soyunca iktidarda olan “büyük koalisyon” hükümeti, kamuoyundaki hassasiyet nedeniyle “savaş” sözcüğünü kullanmaktan kaçınmıştı. Alman Ordu Sendikası ise, Afganistan’da riskli görev üstlendiklerini ancak siyasetçilerin kullandığı dil nedeniyle, operasyonun ciddiyetinin kamuoyunda anlaşılmadığı eleştirisini getiriyor.
Silahlı atışma mı, değil mi?
Afganistan'daki yaklaşık 4 bin 500 Alman askeri, Federal Meclis tarafından “muharip güç” olarak değil, güvenlik ve yeniden istikrara katkı amacıyla görevlendirilmişti. Ancak bazı Alman siyasetçiler yaşanan son gelişmeler ışığında Afganistan'daki durumun "silahlı çatışma hali" olduğunun kabul edilmesi yönünde çağrıda bulunuyor.
Afgan askerlerin ölümü
Kunduz’da yaşanan olayda yanlışlıkla 6 Afgan askerin öldürülmesi üzerine Federal Savunma Bakanlığı ve Federal Başsavcılık tarafından inceleme başlatıldı.
Savunma Bakanı Guttenberg, Afgan mevkidaşından özür dilediğini ve olayın kapsamlı bir şekilde soruşturulacağını sözünü verirken, ISAF Sözcüsü General Eric Trembley “Bu olaydan dolayı büyük üzüntü duyuyoruz. İnceleyeceğiz. Bundan ders çıkaracağız ve taktiklerimizi, tekniğimizi ve prosedürümüzü değiştirmeye çalışacağız” dedi.
Muhalefet çekilme takvimi istiyor
Afganistan’da yaşanan son gelişmeler Alman siyasetinde tartışmaları alevlendirdi. Yeşiller’in Meclis Grup Başkan Yardımcısı Jürgen Trittin, Afganistan için somut bir çekilme tarihi talep ederken “Oradaki askerleri gördüğünüzde bir şey netliğe kavuşuyor. Bu misyon sürekli olamaz. Askerler bu tehlike ile daha ne kadar iç içe olacaklarını bilmek zorundalar" dedi.
Ana muhalefetteki Sosyal Demokrat Parti’nin Meclis Grup Başkan Yardımcısı Gernot Erler ise apar topar çekilmenin “Afgan toplumunu yeni bir iç savaşa sürükleyeceği “ uyarısında bulunurken, sivil çabalara ağırlık verilmesini, çekilme konusunda bir perspektif belirlenmesini talep etti. Erler, “Afgan güvenlik güçlerinin daha iyi eğitilmesini, kesin bir çekilme tarihinin belirlenmesini ve sivil yeniden yapılanma çalışmalarına destek verilmesini öngören temel görüşümüzde hiçbir değişiklik olmayacak" dedi.
© Deutsche Welle Türkçe
AP/dpa/AFP/ DW, BÖ/HK/BK/AŞ