Seçime doğru: Büyük kentler el değiştirecek mi?
19 Şubat 2019CHP ile İyi Parti’nin kurduğu Millet İttifakı’nın Saadet Partisi ile dirsek teması ve büyükşehirlerde HDP’den alacağı desteğin, AKP ile MHP’den oluşan Cumhur İttifakı karşısında nasıl bir sonuç alacağı 31 Mart'ta yapılacak yerel seçimlerin temel sorusu.
Cumhur İttifakı ile Millet İttifakı arasındaki seçim yarışında her zaman olduğu gibi üç büyük şehirdeki; İstanbul, Ankara ve İzmir’deki rekabet öne çıkıyor. İstanbul’u kazananın Türkiye’yi kazanacağı düşüncesinden hareket eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, AKP’nin en güçlü isimleri arasında sayılan ve Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin ilk meclis başkanı olan Binali Yıldırım’ı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na aday gösterdi. “Memleket işi, gönül işi” sloganıyla İstanbul’da yarışan Yıldırım’ın karşısında, İyi Parti destekli CHP adayı Ekrem İmamoğlu var. İstanbul’da MHP de, HDP de aday çıkarmıyor. MHP, AKP ile kurduğu ittifak gereğince Yıldırım’ı destekliyor. “İstanbul’da demokratik örgütlerin desteğini alan partinin arkasındayız” diyen HDP de, CHP adayı İmamoğlu’nun destekleneceği mesajını veriyor.
İyi Parti’nin kritik oyları
Peki, İstanbul’da Yıldırım’ın mı, yoksa İmamoğlu’nun mu şansı yüksek? MHP mi, İyi Parti mi desteği prim yapacak? Metropol Araştırma Şirketi yöneticisi Özer Sencar, İstanbul’da MHP’li seçmenden Cumhur İttifakı’na destek vermeyeceklerin oranının, İyi Parti’li seçmenden Millet İttifakı’na destek vermeyeceklerin oranından 3 kat fazla olduğunu belirtiyor. “Yani, MHP ittifakı AKP’ye İstanbul’da çok oy getirmeyecek. İyi Partililer ise CHP adayını desteklemekte çok öne çıkıyor. Çünkü bu seçimde İyi Parti, CHP’den daha sert muhalefet yapıyor” diyen Sencar, İstanbul başta olmak üzere Türkiye genelinde belediye başkan adayı profilinden çok ekonomik gelişmelerin seçmen davranışını etkileyeceğini söylüyor. Sencar, “MHP’lilerin yarısından çoğu ülkedeki ekonomik durumdan şikayetçi ama İyi Partili seçmenin tamamı şikayetçi. Bu yüzden bu seçimde MHP oylarından çok İyi Parti oyları daha etkili olacak gibi görünüyor” değerlendirmesi yapıyor.
AKP ile MHP’nin ittifakı genişletmesinin, MHP Genel Başkanı Bahçeli’nin 31 Mart seçimini ‘beka sorunu’ (toprak bütünlüğü) olarak göstermesinin ardında İstanbul’un ‘bıçak sırtına yakın noktada’ olmasından kaynaklandığını anlatan Sencar, “Durumun kritik olduğunu söyleyebiliriz ancak seçime daha çok var. Önümüzdeki günler yarışı daha da kızıştıracaktır” yorumu yapıyor.
PİAR Araştırma’nın sahibi Kadir Atalay ise daha iddialı konuşuyor ve “İstanbul’u CHP adayı alacak” diyor. “Yıldırım’ın daha çok sempati topladığını yaptığımız son araştırmalarda gördük ancak İstanbul’da AKP seçmeni, kendisine verilen sözlerin tutulmadığını düşünüyor” diyen Atalay’a göre CHP-İyi Parti ittifakı, AKP-MHP ittifakına göre ‘daha başarılı’ ilerliyor. Atalay, “İttifaka sadakat değerlendirmesi yapıyoruz. Her 10 MHP’linin yarısı AKP’ye oy vermek istemiyor ama her 10 AKP’linin 9’u MHP adayını destekleyebileceğini söylüyor. Her 20 CHP’liden 19’u İyi Parti’yi destekleyebileceğini anlatırken, her 20 İyi Parti’liden 17’si de CHP’de rahatça oy verebileceğini belirtiyor” açıklaması yapıyor. Atalay, “İttifaka sadakat, CHP-İyi Parti cephesinde daha kuvvetli” görüşünde.
“Kazanan CHP değil, Mansur olur”
AKP'nin Ankara Büyükşehir Belediyesi için adayı Kayserili Mehmet Özhaseki. Özhaseki'yi MHP'de destekliyor. Haseki’nin karşısında ise kendisini “ülkücü” olarak tanımlamaktan çekinmemiş, 2014 seçimlerinde AKP’li Melih Gökçek’le CHP adayı olarak kıyasıya yarışmış, “seçimlerde hile var” iddiasından hiç vazgeçmemiş Mansur Yavaş var. Yavaş, İyi Parti’nin davetini ısrarla geri çevirmiş ve sonunda İyi Parti ile CHP’nin anlaşmasının da zeminini hazırlamıştı. İki parti Yavaş’ın CHP adayı olarak gösterilmesi ve desteklenmesi konusunda hemfikir olmuştu.
İyi Parti, Yavaş’ın nerdeyse 6 puan önde olduğunu uzun süredir söylüyor. Ankara’da Özhaseki’yi destekleyecek MHP’li seçmenin oranının yüzde 55’te kaldığını, ama Mansur Yavaş’ı destekleyecek İyi Partili oranının yüzde 81’i bulduğunu söyleyen Özer Sencar, "Ankara'da MHP fire veriyor. Mansur Yavaş’ın kazanma ihtimali gün geçtikçe artıyor. Ankara’da kazananın CHP değil, Mansur Yavaş olacağını söyleyebiliriz. CHP, ne yazık ki AKP-MHP ittifakı karşısına taktiksel hareketlerle çıkmayı başaramadı bu seçimde” yorumu yapıyor. Sencar, Ankara konusunda da önümüzdeki günlerin kritik olacağını söylüyor.
PİAR Araştırma’dan Kadir Atalay’a göre de Ankara’nın kazananı Mansur Yavaş olacak. Atalay, “Ankara halkı Özhaseki’yi tanımıyor. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Ankara’da Özhaseki için kampanya yürütüyor. Erdoğan hep televizyonlarda ama Özhaseki ortalarda yok. Mansur Yavaş ise iktidarın bahçesinde dolaşıyor, AKP’den oy koparma potansiyeli çok yüksek” diye konuşuyor.
Daha fazlasını okumak için: Partilerin yeni seçmen "açılımı": AKP'den içki, CHP'den din atağı
CHP’nin tek garantisi: İzmir
AKP, “CHP’nin kalesi” olarak bilinen İzmir’de Ekonomi eski bakanı Nihat Zeybekçi’yi aday gösterdi. CHP, Zeybekçi’nin karşısına çok uzun süren aday belirleme çalışmasından sonra Seferihisar Belediye Başkanı Tunç Soyer’i çıkardı. 12 Eylül döneminin askeri savcısı Nurettin Soyer üzerinden Tunç Soyer’i ve CHP’yi eleştiren AKP ile MHP, “Nurettin Soyer, 12 Eylül döneminin askeri savcısıydı. Ülkücülere işkence iddialarının merkezindeydi” dese de CHP ile İyi Parti, Nurettin Soyer’in Gülen hareketi ile mücadelesini öne çıkardı. Araştırmacılar, İzmir’de AKP ile CHP arasındaki yarışı Tunç Soyer’in kazanacağı görüşünde birleşiyor ve “CHP için tek garanti merkezin İzmir olduğu söylenebilir” diyor.
Daha fazlasını okumak için: CHP "derman belediyeciliği" yapabilecek mi?
Kayyum belediyeleri ne olacak?
31 Mart yerel seçimleri Doğu ve Güneydoğu’daki iller açısından da ilginç gelişmelere işaret ediyor. Türkiye, 15 Temmuz 2016’daki darbe girişiminin sonrasında ilan edilen olağanüstü hal sürecinde "kayyum belediyeciliği" ile karşılaştı. 1 Eylül 2016’da çıkarılan kararname ile 4 AKP’li, 1 MHP’li belediyeye 96 da HDP’li belediyeye kayyum atandı. Bu belediyelerin "teröre bulaştığını" belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, 31 Mart yerel seçiminden sonra da kayyum atamalarının olabileceğini söylüyor.
HDP, Diyarbakır başta olmak üzere kayyum atanan tüm belediye başkanlıklarına yeniden aday göstermiş durumda. HDP Sözcüsü Saruhan Oluç, “Kayyumları kıracağız” diyor. AKP’nin Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Cumali Atilla. Atilla, HDP’li başkan Gültan Kışanak’ın yerine 1 Kasım 2016’da kayum olarak atanmıştı. HDP’nin bu kez adayı Diyarbakır milletvekili de olan Selçuk Mızraklı. Mızraklı, “Olağan bir seçim çalışması yapamıyoruz. Ağrı’da, Hakkari’de tutuklamalar yaşadık. Ama halkımıza güveniyoruz. AKP, kayyum tehdidi savuruyor ama biz işimizi yapacağız” diyor. Araştırmacılar da, “HDP, kayyum belediyelerinin hepsini kazanacak” görüşünde birleşiyor.
Daha fazlasını okumak için: 31 Mart seçimlerinde gözler endişeli AKP'lilerde
"Sahada Erdoğan hakimiyeti var"
Seçmen davranışta Türkiye’deki ekonomik gelişmelerin etkili olacağını ve bunu da Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın görüp, araştırma üstüne araştırma yaptırdığını düşünen Özer Sencar, “CHP, araştırma yaptırsaydı duyardık. Sahada Erdoğan hakimiyeti var. Ve seçimin temel belirleyicisi o olacak” yorumu yapıyor. Sencar, CHP’nin son güne kadar adaylarla ilgili sorunlarını bitiremediğini, CHP’li küskünlerin DSP’nin yolunu tuttuğunu da hatırlatan Sencar, “DSP’nin CHP’ye kan kaybettireceği açık. Türkiye’de muhalefet sorununu 31 Mart bir kez daha ortaya koyacak” diyor.
Hilal Köylü / Ankara
© Deutsche Welle Türkçe