İngiltere’nin Salisbury kentinde Mart ayı başında sinir gazı ile saldırıya uğrayan eski çifte ajan Sergey Skripal’in sağlık durumunun iyiye gittiği bildirildi. Salisbury'deki hastanenin doktorlarından Christine Blanshard Cuma günü yaptığı açıklamada, "Skripal'in tedaviye yanıt verdiğini ve sağlığının hızla  iyileşme gösterdiğini” belirtti.

Skripal ile birlikte sinir gazına maruz kalan kızı Yulya Skripal'in de yaklaşık on gün önce kendine geldiği bildirilmiş, Perşembe günü polis yetkilileri aracılığıyla yaptığı açıklamada, hızla iyileştiğini söylemişti.

Rus askeri istihbarat teşkilatı GRU için çalışan Sergey Skripal, İngiliz gizli servisi MI6’e bilgi sattığı gerekçesiyle Rusya’da 13 yıl hapis cezasına çarptırılmış, 2010 yılında yapılan casus takası kapsamında İngiltere'ye taşınarak Salisbury’e yerleşmişti. Sergey Skripal ve kızı Yulya Skripal 4 Mart Pazar günü Salisbury’de bir bankta baygın halde bulunarak, hastaneye kaldırılmışlardı.

The Times'dan "sinir gazı Rusya'da üretildi" iddiası

Öte yandan, İngiliz The Times gazetesi Skripal ve kızının zehirlenmesinde kullanılan sinir gazının Rusya’nın Saratov bölgesindeki Şihani kentinde bulunan askeri bir tesiste üretildiğini iddia etti. Gazeteye açıklama yapan kimyasal silah uzmanı Hamish de Bretton-Gordon, istihbarat servislerinin edindiği bilgilerin sinir gazının Şihani'de üretildiğine işaret ettiğini belirtti. Haberde, Şihani'de az miktarda sinir gazı depolandığı, bu miktarın suikaste yetebileceği öne sürüldü.

Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, The Times’ın haberine tepki göstererek, bu şekilde Rusya’ya yönelik asılsız iddiaların haklı çıkartılmaya çalışıldığını belirtti. Şihani kentinin bulunduğu Volga Federal Bölgesi'nin Kremlin temsilcisi Mikail Babiç de Rus haber ajansı Interfax’a yaptığı açıklamada, "Rusya’da kimyasal silahların bulunduğu bütün merkezler biliniyor, Şihani bunlar arasında değil” dedi. Rusya, 2002 ile 2017 arasında bütün kimyasal silahları imha ettiğini savunuyor. Yetkililer, Kimyasal Silahları Yasaklama Örgütü’nün (OPCW) bunu teyit ettiğini dile getiriyor.

İngiltere ile Rusya arasındaki gerilim artıyor

İngiltere, Skripal ve kızının sinir gazı ile zehirlenmesinden "büyük ihtimalle” Rusya’nın sorumlu olduğunu savunuyor. Rusya ise İngiltere’nin bu iddiasını  kesinlikle reddediyor. Rusya’nın konuya ilişkin olarak bu hafta içinde OPCW ve ardından BM Güvenlik Konseyi’nde olağanüstü oturum talep etmesi, olayın aydınlatılması ve yaşanan diplomatik krizin aşılmasına katkı sağlamadı.

BM Güvenlik Konseyi’nin Perşembe akşamı yapılan özel oturumunda her iki ülkenin temsilcileri karşılıklı iddialarını sürdürmüştü. Rusya’nın BM nezdindeki büyükelçisi Vasili Nebenzia, Skripal ve kızına yönelik saldırının arkasında Londra’nın olduğu iddialarını "uydurma ve bir provokasyon” olarak nitelendirmişti. İngiltere'nin BM nezdindeki büyükelçisi Karen Pierce ise "Bizim gizlediğimiz hiçbir şey yok, ancak korkarım ki Rusya'nın endişelenmesini gerektirebilecek bir şeyler var" şeklinde konuşmuştu.

Skripal olayına ilişkin inceleme başlatan OPCW’nin ise raporunu gelecek hafta açıklaması bekleniyor.

dpa/JD,BK

© Deutsche Welle Türkçe