Berlin'de yayımlanan Der Tagesspiegel gazetesi Almanya'nın Ermeni Soykırımı'nı tanımasının Türkiye ve Ermenistan arasında uzlaşmaya hizmet etmeyeceği yorumunu yapıyor:

“Uzlaşma sağlamak için alçak sesler ve diplomatik sezgiler, yüksek sesle dile getirilen taleplerden daha önemlidir. Boğaz'daki muktedir adama karşı direniş eyleminin oylamasını şişirmek, yakınlaşmayı sağlamaktan çok muhtemelen buna daha da zarar veriyor. Erdoğan Ermeni kurbanların torunlarıyla bir araya geldi ve ‘soykırım' kavramına sessizce tahammül etti. Bundan daha fazlasının olması arzu edilir. Ancak dışarıdan yapılan baskının Erdoğan'ın bu anlayışa hazır olmasını sağlamayacağını tecrübe gösteriyor. Tam tersine. Alman parlamenterler haklı oldukları için ve güç göstermek istediklerinden, uzlaşma sürecinin tıkanmaya girmesini riske ediyorlar. Acı çekenler, güya adlarına harekete geçilen, Ermeni kurbanların torunları olacaktır.”

Berlin'de yayımlanan Die Welt gazetesi Türkiye'de yaz turizminin bu yıl büyük bir düşüş içinde olduğu değerlendirmesini yapıyor:

“Yaz, güneş, kumsal ve boş şezlonglar... Ana sezonun ortasında, sadece Antalya'da değil Side ve Bodrum'da da görünüm böyle. Terör saldırıları ve siyasi gerilimler Akdeniz ülkesinin emniyetsiz bir görünüm çizmesini beraberinde getirdiğinden beri öncelikle en büyük iki seyahat grubu, Almanlar ve Ruslar Türkiye'ye gitmekten kaçınmaya başladı. Sadece nisan ayında yüzde 30 oranında daha az turist geldi. Yasaklı PKK'nın, liderlerinin yakalanmasından sonra bir dizi bombalı saldırı düzenlediği 1999 yılından beri görülen en büyük gerileme bu.”

Sağ popülist Almanya için Alternatif (AfD) partisinin genel başkan yardımcısı Alexander Gauland Alman milli futbol takımı oyuncusu Jerome Boateng'e hakaret ederek “İnsanlar Boateng gibi birini komşu olarak istemiyor” dedi. Konu Alman kamuoyunda da büyük yankı yarattı. Berlin'de yayımlanan Die Tageszeitung'un yorumu şöyle:

“Pazar günü milli takımın kaptanı olarak sahaya çıkan Boateng sağcıların nefret ekonomisi açısından yanlış bir hedef. Sağ popülistlerin merkezi yayın organı Junge Freiheit'ın onun “şüphesiz Alman olduğunu” kaydederek saçını başını yolması şaşırtıcı değil. Almanya için Alternatif partisi sığınmacılara ve camilere karşı savaş açtığında maalesef sıklıkla kendisine bu şekilde bir sempati yaratmayı da umut edebiliyor. Ancak Boateng'i organik Alman halk bedeninin istenmeyen yabancısı ilan etmek, muhafazakar çağdaşlarımızın da fark edebileceği gibi, ırkçılığa çıkıyor. Boateng olayı, sağ popülistler açısından bir propaganda felaketi. Zira popülist retoriğin mantığını aydınlatarak görünür kılıyor. Mücadele alanının daha da genişletilmesi şart.”

Almanya'nın Köln-Bonn Havalimanı'nda bir şahıs kontrol edilmeden güvenlik noktasında geçince bir süreliğine tüm uçuşlar iptal edildi. Kölner Stadt-Anzeiger gazetesi konuyla ilgili yorumunda olayın münferit olarak değerlendirilmemesi gerektiğini vurguluyor:

“Hayır. Artık sadece bazı aksiliklerden söz edilemez. Köln-Bonn Havalimanı'nda güvenlik hadiseleri sıklaşıyor. Birkaç aylık bir süre içerisinde ikinci kez bir yolcu güvenlik bölgesinden kontrol edilmeden geçmeyi başardı. Ayrıca bir de havalimanının acil durum planının internette aylarca herkese açık olmasını sağlayan veri açıkları ve Avrupa Birliği müfettişlerinin şubat ayında 12 olayda patlayıcı ve silah parçalarını güvenlik kontrolünden geçirmeyi başarması var. Bu olaylar dizisi, gelişmekte olan havalimanının imajına yararlı olmaktan çok uzak.”

©Deutsche Welle Türkçe

DPA / EC,BÖ