Dünyadaki toplam üretiminin yüzde 60‘ını Kuzey Amerika ve Batı Avrupa’nın yüksek endüstri ülkeleri tüketiyor. Gelişmiş ülkelerde, sadece bir günde dondurmaya verilen para, çocuk sağlığı açısından hayati önem taşıyan koruyucu aşılara harcanan toplam paranın on katına denk geliyor. Dünya genelinde çevre konusundaki gözlemleriyle dikkat çeken Dünya İzleme Enstitüsü (World Watch Institute) raporunda, yüksek tüketim düzeyi nedeniyle çevre kirliliği ve sağlık sorunlarının artığına dikkat çekiyor.

Berlin’de Dünya İzleme Enstitüsü’nün raporunu Yeşiller Partisi’nden Reinhard Loske açıkladı. Kapitalist toplumlarda için tüketimin bir tür ibadete dönüştüğünü söyleyen Loske, ”Bizim yaşam biçimimizin genelleştirilemeyeceği ve dünyanın diğer ülkelerinin de bizim gibi yaşamadığı bilgisi yeni değil. Ama başka bir gerçek daha var. Kapitalist ülkelerde tüketim bir çeşit dini ibadet halini almış ve sorunların çoğu da bu yüzden ortaya çıkıyor” diye konuştu.

2.8 milyar insan yaşam kavgası veriyor

Heinrich Böll Vakfı’ndan Ralf Füks de dünya üzerinde 1,7 milyar insan sürekli tüketirken, 2,8 milyar insanın ise günde 2 dolarla yaşam kavgası verdiğini belirtti. Kömür, doğal gaz ve petrol gibi enerji kaynaklarının dörtte birini ise dünya nüfusunun yüzde 5‘ine denk gelen ABD vatandaşları tüketiyor. Dünya İzleme Enstitüsü’nden Gary Gardner’in bu rakamları şöyle yorumladı.

”Çin, Amerika’da kişi başına düşen günlük petrolü tüketecek olsaydı, o zaman günde toplam 90 milyon varil petrol tüketirdi. Oysa 2001 yılında toplam dünya petrol üretimi 79 milyon varildi. Yani, Çinliler, Amerikalılar gibi yaşamaya kalkışsa, dünyada yıllık üretilen petrolün tamamına hatta daha fazlasına ihtiyacı olurdu.”

Uzmanlar, 21. yüzyılda Çin ve Hindistan gibi ülkeler tüketimde daha fazla yer alacağını düşünüyor. Ayrıca şu anda ABD’de kullanılan otomobillerin de birbuçuk katına denk gelen 200 milyon yeni aracın Asya’da trafiğe çıkması bekleniyor.

Tüketimin çevreye zararı

Dünya İzleme Enstitüsü‘nün raporunda, global tüketimin çevreye verdiği zarara da dikkat çekiliyor. Raporda, ”Daha çok tüketin” sloganı nedeniyle artan kitle tüketiminin, uzun vadede ekolojik dengeye zarar verdiği belirtiliyor. Tüketim devrimi yapılması gerektiğini vurgulayan enstitü uzmanları, başta ekolojik vergi reformu yapılması gerektiğini belirtiyor. Ambalaj konusunda yeni yasalara da ihtiyaç duyulduğunu belirten uzmanlar, kaliteli ve uzun ömürlü gıda üretiminin de önemine değiniyor.

Alman Yeşiller Partisi‘nden Reinhard Loske, yıl ortasına kadar ekolojik vergi reformunun geliştirilmesi gerektiğini söylüyor. Çevre dostu araçların kullanımının artması gerektiğini vurgulayan Loske, Avrupa içindeki seyahatlerde uçak biletlerinin katma değer vergilerinin arttırılmasını, buna karşılık tren biletlerinin katma değer vergisinin yarı oranında düşürülmesini öneriyor. Yeşiller, ayrıca aynı eski araçlarda olduğu gibi eski elektronik eşyaların da hurdaya teslim edilmesini istiyor.