1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Türk askerlerin avukatı: İltica başvuruları kabul edilir

10 Mayıs 2018

15 Temmuz darbe girişiminden sonra Yunanistan’a kaçarak iltica başvurusunda bulunan Türk askerlerinden birine daha iltica hakkı verildi. Askerlerin avukatı Christos Mylonopoulos yasal süreç hakkında DW Türkçe’ye konuştu.

Fotoğraf: picture-alliance/Anadolu Agency/

DW Türkçe: Yunanistan İltica Dairesi, darbe girişimi sonrası Yunanistan'a kaçarak iltica başvurusunda bulunan askerlerden birisine daha iltica hakkı tanıdı. O da serbest bırakıldı mı?

Mylonopoulos: Hayır, öncelikle hükümetin itirazı var iltica hakkı konusunda. Zira iltica hakkı verilerek serbest kalmaları, askerlerin çok ciddi bir kaçırılma tehlikesiyle karşı karşıya kalmaları anlamına gelecektir. Hükümet de bu takdirde ağır bir kriz ile boğuşmak zorunda olacağı için iltica hakkı verilmesine karşı çıkıyor. Son olarak bu hakka kavuşan müvekkilimin serbest kalıp kalmayacağı konusundaki kararı Danıştay verecek. Ancak mayıs ayı sonunda, yasalara göre azami gözaltı süresi olan 18 ay doluyor ve ardında askerlerin serbest kalmalarının önünde bir engel kalmayacak. Benim tahminim, tüm askerlerin iltica başvurusunun kabul edileceği yönünde.

DW Türkçe: Bütün askerlerin iltica başvurusu kabul edildiği takdirde, onların da ilk bu hakkı kazanan asker gibi serbest kalıp ardından gizli bir yerde polis koruması altında yaşaması mı söz konusu olacak?

Mylonopoulos: Evet. Burada polis koruması da çok önemli, zira bu, askerlerin serbest kaldıklarında kaçırılmamalarını sağlamak için alınmış bir önlem. Ayrıca gizli bir yerde yaşamaları da çok önemli. Müvekkillerimin nerede olduğunu ben bile bilmeyeceğim. Bu hem onların hem de benim güvenliğim için gizli olacak. Ama askerler hakkında son kararı 30 hakimden oluşan Danıştay Genel Kurulu verecek ve bu karar kesin olacak.

DW Türkçe: Peki, mayıs ayı sonunda İltica Dairesi tüm askerler hakkında karar vermemiş olursa, o zaman diğer altı asker de doğrudan serbest mi kalacak?

Mylonopoulos: Tabii ki serbest kalmalılar, bir kişiyi ebediyen gözaltında tutamazsınız. Şu anda yüksek güvenlik önlemlerinin olduğu bir karakolda tutuluyorlar. Yedi kişi iki hücreyi paylaşıyorlar. Gerçi çok küçük değil hücreleri ama yine de hapis koşullarında yaşıyorlar. Ama İltica Dairesi karar vermiş olsun olmasın, hükümet her ihtimalde devreye girecektir ve gerekirse askerlere tanınan iltica hakkına itiraz edecektir. Yani sonuçta asıl kararın adresi Danıştay olacak. Danıştay Genel Kurulu’nun ise bu kararı haziran sonunda alması bekleniyor. En fazla temmuz başına sarkar, o kadar. Danıştay'ın burada bir asker hakkında alacağı karar, diğer tüm askerleri için de emsal teşkil edecektir.

DW Türkçe: Türkiye, askerlerin iadesini talep ediyor, ancak Yunan yargısı bu talebi bugüne kadar üç kez reddetti. Neden?

Mylonopoulos: Kararda, askerlere yöneltilen suçlamalara dair delillerin olup olmadığı bir rol oynamıyor. Yüksek Ceza Mahkemesi, iadesi istenen askerlerin Türkiye’de hukuk devleti şartları altında adil bir şekilde yargılanamayacaklarına hükmettiği için böyle bir karar aldı. Bu kişilerin suçları kanıtlanmış bile olsa, iadeleri yasak, zira Türkiye’de Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi uyarınca adil bir hüküm giymeleri mümkün değil.

Mahkeme zaten Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin verdiği ünlü Söring kararı uyarınca iadeleri reddetti. Söz konusu davada, ABD’de iki kişiyi öldürmekten suçlu bulunan bir Alman vatandaşının İngiltere tarafından ABD’ye iadesi istenmişti. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, sadece idam edilmeyeceği güvencesi karşılığında Söring’in iadesine yeşil ışık yakmıştı.

DW Türkçe: 15 Temmuz darbe girişiminden sonra Yunanistan’a kaçan 8 Türk askerinin orada yargılanması söz konusu olabilir mi?

Mylonopoulos: Yunan hukukuna göre, başka bir ülkenin anayasasını çiğneyen şahıslar hafif bir suçlamayla mahkeme karşısına çıkarılabiliyor. Ancak bunun mümkün olabilmesi için önce Türkiye'nin resmi bir talepte bulunması gerek, ancak Türkiye’den öyle bir talep gelmedi. Ayrıca mütekabiliyet ilkesinin geçerli olması gerekiyor. Bu ne demek? İki tarafın da diğer ülkenin anayasası için aynı koruma şartlarına sahip olması demek.

DW Türkçe: 1 Mart’ta Türk sınırını geçmelerinin ardından gözaltına alınıp cezaevine konulan iki Yunan askerinin tutukluluğu sürüyor. Kendilerine “askeri casusluğa teşebbüs” ve “askeri yasak bölgeye girmek” suçlamaları yöneltiliyor, ancak henüz bir iddianame yok. Bu askerlerin, Yunanistan’da gözaltında bulunan Türk askerlerle takası söz konusu olabilir mi sizce?

Mylonopoulos: Bu kesinlikle imkansız. Öncelikle Yunanistan bir hukuk devleti olduğu için söz konusu olamaz bu. Yasal olarak mümkün değil böyle bir takas. Ayrıca Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi de devreye girecektir. Bu yönde en ufak bir ihtimal belirdiği takdirde, müvekkillerimin güvenliği için gerekli önlemleri alırım. Ancak Yunanistan hükümetinin bir takası kesinlikle onaylamayacağından yola çıkıyorum.

DW Türkçe: Müvekkilleriniz ile kontakt halindesiniz. Askerler kendilerini Yunanistan'da güvende hissediyor mu? İki Yunan askerinin Türkiye’de tutuklu olması onları tedirgin ediyor mu?

Mylonopoulos: Bu konuda endişeleri yok, Yunan yargısına güveniyorlar ama Türkiye’de kalan aileleri için endişeliler.

Söyleşi: Aydın Üstünel

© Deutsche Welle Türkçe

Yunan hukukçu Christos Mylonopoulos, Atina Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nde ceza hukuku profesörü ve 15 Temmuz 2016 darbe girişiminden sonra Yunanistan’a kaçan sekiz Türk askerinin, Ankara'ya iadesiyle ilgili devam eden hukuki süreçte avukatlığını yapıyor.

 

Sonraki bölüme git Bu konuda daha fazla içerik