1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Türk sineması Frankfurt’ta beğeni topladı

Murat Çelikkafa - Başak Özay / Deutsche Welle16 Ekim 2008

"Bütün renkleriyle Türkiye" adıyla Türkiye'nin onur konuğu olarak katıldığı 60'ıncı Frankfurt Kitap Fuarı'nda Türkiye, edebiyatla olduğu kadar, çağdaş sanatın diğer dallarıyla da fuarda temsil ediliyor.

Türk sinemasının temsilcileri Frankfurt Kitap Fuarı'nda ayrı bir stand açtılar
Türk sinemasının temsilcileri Frankfurt Kitap Fuarı'nda ayrı bir stand açtılarFotoğraf: AP

Türk sineması için ayrıca bir stand açılan Frankfurt Kitap Fuarı'nda, Türk sinemasının eski ve yeni örneklerinden oluşan bir seçki ziyaretçilerin beğenisine sunuluyor. Bu filmler arasında "Muhsin Bey" ve "Gizli Yüz" gibi yakın tarihin klasiklerinin yanı sıra, "Üç Maymun" ve "Beyaz Melek" gibi güncel filmler de yer alıyor.


22 uzun metrajlı film

Avrupa Filmleri Festivali Genel Sekreteri ve Ankara Sinema Derneği Başkanı Ahmet Boyacıoğlu, Frankfurt Kitap Fuarı'ndaki Türk sineması standının sorumluğunu da üstlenmiş durumda. Boyacıoğlu, Kültür ve Turizm Bakanlığı Telif Hakları ve aynı zamanda Sinema Genel Müdürlüğü'nün katkılarıyla açılan standın, Türk sinemasını yurt dışında tanıtma amacı taşıdığını söylüyor:

“Beş, altı yıldır, Frankfurt Kitap Fuarı içerisinde, Forum Film-Televizyon var. Yani artık film ve televizyon da bir şekilde kitap fuarının içerisine girmiş durumda. Dolayısıyla biz de buraya hazırlanıp geldik. İşte kitaplarımız var, filmlerimiz var. 22 uzun metrajlı filmimiz, 6 belgesel filmimiz var. Bu filmler hem fuarda, hem de Frankfurt Film Müzesi’nde gösterilecek.”

Boyacığlu, Türkiye'de sinema sektörünün büyük bir atılım gerçekleştirdiğini, bunun etkilerinin yurt dışında da görüldüğünü vurguluyor.

Türk sinemasında tırmanış

Eleştirmen Alin Taşçıyan ise Frankfurt Kitap fuarında farklı yönetmenlerin filmlerinden bir Türk sineması seçkisi oluşturulmasının faydalı olduğu görüşünde:

“Şu an Türk sineması çok önemli bir tırmanış içerisinde. Dünyanın hemen her büyük festivalinde bir iki Türk filmi seçiliyor, ödüller kazanıyor, haklarında önemli eleştiriler çıkıyor…Yönetmenlerimiz çok farklı, çok bireysel sinemalar yapıyorlar. Onların bir arada gösterilmesi bence sağlıklı oldu.”


Edebiyat-sinema bağı

Bu yıl 15'inci kez düzenlenen Altın Koza Film Festivali 'nde ilk filmi "Sonbahar" ile " En iyi Film Ödülü kazanan Özcan Alper de Frankfurt'a gelen sanatçılardan biri. Alper, edebiyat ve sinema arasındaki yakın bağa dikkat çekiyor:

“Edebiyatla ilgilenenlerin, bu çerçevede gelenlerin, aynı zamanda sinemayla tanışmaları, ya da Türk sineması hakkında bir fikir edinebilmeleri…tabii bu büyük bir şey, yani kendi başına büyük bir şey değil belki.. Ama en azından buna dair bir şeyler öğrenebilmeleri, duyabilmeleri açısından önemli olur herhalde diye düşünüyorum.”

Sonraki bölüme git Bu konuda daha fazla içerik