1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

"Türkiye, gazetecileri korumak için hızla harekete geçmeli"

16 Mart 2022

Gazeteci Güngör Arslan cinayetinin yargı sürecini yakından takip eden Sınır Tanımayan Gazeteciler örgütü, Türkiye'de yetkilileri gazetecilerin korunmasına yönelik acil önlemler almaya çağırdı.

Güngör Arslan İzmit'teki ofisinde vurularak öldürülmüştü.Fotoğraf: DHA

Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF), 19 Şubat'ta İzmit'teki ofisinde silahla vurularak öldürülen Ses Kocaeli gazetesinin sahibi ve yazı işleri müdürü Güngör Arslan cinayetine ilişkin etkili bir yargılama süreci talep etti.

Örgütün açıklamasında, öldürülen Arslan’ın tehdit mesajları aldığının ilgili makamlarca bilinmesine karşın harekete geçilmediğine dikkat çekildi. RSF'nin Türkiye temsilcisi Erol Önderoğlu, cinayetin göz göre göre yaşandığını belirterek, "Güngör Arslan sürekli tehdit mesajları aldığı halde yetkililerce harekete geçilmemiş ve Arslan'ı koruma görevi yerine getirilmemiştir" diye konuştu.

"Azmettiriciler dahil olmak üzere on zanlının hızlı bir şekilde tutuklanması, etkili bir yargılama yapılabileceğini göstermektedir" diyen Önderoğlu, "Bu kabul edilemez suçun hem faillerinin hem de azmettiricilerinin en ağır şekilde cezalandırılmasını talep ediyoruz ve davayı yakından takip etmeye devam edeceğiz. Açık tehditler alan gazetecilerin gerekli korumaya sahip olması ve güvenli bir şekilde çalışabilmesi için hükümet hızla harekete geçmelidir" ifadelerini kullandı.

Arslan'ı öldürmek için kiralandığı şüphesiyle 21 yaşındaki R.Ö. tutuklanmıştı. R.Ö, Arslan’ı öldürdükten sonra bizzat Kocaeli Emniyet Müdürlüğü'ne giderek teslim olmuştu. Şüpheli Ö., cinayeti işlemesi konusunda iki kişinin kendisini azmettirdiğini belirterek bu kişilerin kendisine "Güngör Arslan'ı vur, seni rahat ettireceğiz" dediğini ileri sürmüştü.

Olayla ilgili, cinayeti gerçekleştirmesi için Ö.’ye para teklif ettiği iddia edilen Kocaeli Barosu'na kayıtlı avukat E.K. da dahil olmak üzere dokuz şüpheli daha tutuklanmıştı.

Güngör Arslan, son dönemde Kocaeli Büyükşehir Belediyesi'ndeki bazı ihalelerindeki yolsuzluk iddiaları ve kentteki tefeciler üzerine yazılar kaleme alıyordu. Dört yıl önce de benzer bir saldırıya uğrayan gazetecinin sahibi olduğu Bizim Kocaeli gazetesi 15 Temmuz darbe girişiminin ardından kapatılmış, Arslan'ın bütün malvarlığına el konulmuştu. Gülen yapılanması iddiasıyla yargılanan Arslan, beraat etmişti.

"Medya çalışanlarına yönelik şiddet artıyor"

Türkiye’de özellikle 2019 yerel seçimlerinden bu yana medya çalışanlarına yönelik şiddetin arttığına ve Arslan’ın son 12 ay içinde öldürülen ikinci gazeteci olduğuna dikkat çeken RSF, "Bu durum, mevcut cezasızlık ortamını daha da kötüleştirmekte ve yolsuzlukla bağlantılı olduğundan şüphelenilen kişileri yolsuzluğu haber yapan yerel gazetecilere saldırmaya teşvik etmektedir" ifadelerini kullandı.

Araştırdıkları kişilerle aynı çevrede yaşayan yerel gazetecilerin çoğunlukla daha kolay hedef olduğuna ve tehdit alan gazetecilerin korunmadığına işaret eden RSF, yetkilileri; gazetecilerin güvenliğini garanti altına alacak "acil önlemler almaya" çağırdı.

Mart 2021'de Bursa Radyosu Rahmet FM'de program sunan 46 yaşındaki Hazım Özsu da vurularak öldürülmüştü. Katil zanlısı H.N’nin ifadesinde cinayeti Özsu’nun programda kullandığı bazı ifadeleri beğenmediği için işlediğini söylediği belirtilmişti.

RSF, Türkiye’de 1990'lardan bu yana öldürülen ya da kaybolan 40 gazeteci vakasının çoğunun cezasız kaldığına dikkat çekiyor. Türkiye, RSF'nin 2021 Dünya Basın Özgürlüğü Endeksi'nde 180 ülke arasında 153. sırada yer alıyor.

DW/SÖ,EC

© Deutsche Welle Türkçe

Sonraki bölüme git Bu konuda daha fazla içerik