1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git
GöçAlmanya

Türkiye ile Almanya arasında "sınır dışı" bilmecesi

30 Eylül 2024

Almanya'nın ikamet izni bulunmayan binlerce Türk vatandaşını Türkiye'nin onayıyla geri göndereceğine dair haberlere Ankara'nın tepkisi soru işaretleri yarattı. Peki Almanya ne açıkladı, Ankara neyi yalanladı?

Berlin | Türkischer Präsident Recep Tayyip Erdogan in Deutschland
Geri göndermelerin hızlandırılması konusunun Erdoğan'ın Kasım ayında Berlin'e yaptığı ziyarette Başbakan Olaf Scholz ile görüşmesinde gündeme geldiği belirtiliyor.Fotoğraf: Bernd von Jutrczenka/dpa/picture alliance

Almanya'nın önde gelen gazetelerinden Frankfurter Allgemeine Zeitung'un (FAZ) Cuma günü yayımladığı haberin yarattığı tartışmalar sürüyor. Gazete, Almanya'da ikamet izni bulunmayan Türk vatandaşlarının Türkiye'ye geri gönderilmesinin kolaylaştırılması yönünde Berlin'in talebinin, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Kasım 2023'teki Berlin ziyareti sırasında Almanya Başbakanı Olaf Scholz ile yaptığı görüşmede gündeme geldiğini yazmış, uzun pazarlıkların ardından Türkiye'nin ilk etapta 200 kişi olmak üzere haftada 500 Türk vatandaşının geri gönderilmesine onay verdiğini iddia etmişti.

Alman İçişleri Bakanı'ndan "sonuca ulaştık" mesajı

Cuma günü haberin yayımlanmasından birkaç saat sonra Almanya İçişleri Bakanı Nancy Faeser, Funke medya grubuna yaptığı açıklamada, "Türkiye'ye geri göndermelerin daha hızlı ve etkili bir şekilde gerçekleştirilebilmesi ve Türkiye'nin Almanya'da ikamet izni bulunmayan vatandaşlarını daha hızlı bir şekilde geri kabul etmesi sonucuna ulaşmış bulunuyoruz" diye konuştu.

"Bu büyük bir ilerleme ve düzensiz göçün sınırlandırılmasında önemli bir temel taşı" diyen Faeser, "İnsanları savaş ve terörden korumaya devam edebilmemiz için, korunmaya ihtiyacı olmayan kişilerin ülkemizi daha hızlı bir şekilde terk etmesi gerekiyor" mesajını verdi.

Alman hükümet kaynakları teyit etti

Funke medya grubuna bağlı Berliner Morgenpost gazetesinin haberine göre, FAZ'ın haberindeki iddialar hükümet kaynaklarınca da teyit edildi. Berliner Morgenpost, hükümet kaynaklarına dayandırdığı haberinde, ilk etapta 200 kişinin farklı uçaklarla Türkiye'ye gönderileceğini, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın haftada 500 Türk vatandaşını geri kabul etme önerisinde bulunduğunu, Almanya'nın ise karşılığında Türk vatandaşlarının mevcut vize başvuru süreçlerinin hızlandırılacağı sözü verdiğini yazdı.

İçişleri Bakanı Nancy Faeser, Funke medya grubuna yaptığı açıklamanın ardından akşama doğru X hesabından Berliner Morgenpost haberinin linkini paylaştı ve "Türkiye'ye geri göndermelerin daha hızlı ve etkili bir şekilde gerçekleştirileceğine" dair mesajını yineledi.

Türkiye'den iki ayrı yalanlama

Faeser'in açıklamalarının ardından Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Öncü Keçeli akşam saatlerinde, "Alman basınında yer alan, Almanya'da yasal ikamet hakkı bulunmayan vatandaşlarımızın Türkiye'ye geri dönüşlerine ilişkin haberler doğru değildir. Vatandaşlarımızın toplu olarak sınır dışı edilmesine ilişkin hiçbir uygulamaya onay verilmemiştir. Sayın Cumhurbaşkanımız ile Almanya Şansölyesi Scholz arasında 23 Eylül günü New York'ta yapılan görüşmede bu konu gündeme gelmemiştir" açıklamasını yaptı.

Keçeli'nin hemen ardından Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığına bağlı Dezenformasyonla Mücadele Merkezi (DMM) de "Alman basınında yer alan, 'Almanya ile Türkiye anlaşmaya vardı. Her hafta Almanya'da yasal ikamet hakkı bulunmayan 500 Türk özel uçak seferleriyle Türkiye’ye gönderilecek' iddiası doğru değildir. Sayın Cumhurbaşkanımız ile Almanya Şansölyesi Scholz arasında 23 Eylül günü New York'ta yapılan görüşmede iddia edildiği bir konu gündeme gelmemiştir. Vatandaşlarımızın toplu olarak sınır dışı edilmesine ilişkin hiçbir uygulamaya onay verilmemiştir" paylaşımı yapıldı.

Ancak konunun New York'taki Erdoğan-Scholz görüşmesinde gündeme geldiğiyle ilgili bir ayrıntı FAZ haberinde de, FAZ'ı kaynak göstererek konuyla ilgili haber yapan ve başlıkları DMM'nin mesajında paylaşılan diğer Alman yayın kuruluşlarının haberlerinde de yer almıyordu. Sadece Bild gazetesi haberine görsel olarak Erdoğan ve Scholz'un New York'taki görüşmeleri öncesinde çekilmiş bir fotoğrafı kullanmış, fotoğraf altına da "Anlaşmaya burada mı varıldı? Başbakan Scholz ile Cumhurbaşkanı Erdoğan dört gün önce New York'ta bir araya gelmişti" ibaresini eklemişti.

23 Eylül New York ayrıntısının hem Dışişleri hem DMM'in açıklamalarında yalanlama unsuru olarak neden yer aldığı anlaşılamadı.

Alman hükümetinden DW Türkçe'ye yanıt

Cuma günü bu şekilde geçerken Deutsche Welle Türkçe, karmaşıklaşan durumu Alman İçişleri Bakanlığına sordu. DW'ye açıklama yapan Almanya İçişleri Bakanlığı sözcüsü , Türkiye'den gelen yalanlamalarla ilgili olarak "Federal hükümetin göç politikalarıyla ilgili konularda da Türkiye ile sürekli görüşmeler halinde olduğunu, bu konular arasında geri göndermelerin de bulunduğunu" söyledi.

İçişleri Bakanlığı sözcüsü, "Alman hükümeti geri göndermeler alanında iş birliğinin iyileştirilmesi için menşe ülkelerle yoğun görüşmeler yürütmektedir" dedi. Türkiye'nin tüm bu konularda Almanya'nın çok önemli bir partneri olduğuna vurgu yapan sözcü, bu tür müzakerelerin genel diplomatik önemine işaret ederek görüşme içeriğiyle ilgili detayların gizli tutulmasına anlayış gösterilmesini istedi.

dpa: Geri göndermeler başladı, ilk uçuşlar yapıldı

Ancak İçişleri Bakanlığı resmi olarak bu açıklamayı yaparken konuyla ilgili olarak Alman haber ajans dpa'ya konuşan hükümet kaynakları, uçuşların başladığı bilgisini paylaştı. Ajansın hükümet çevrelerine dayandırdığı haberinde, Türk vatandaşlarının geri gönderilme işlemlerinin başladığı ve ilk uçuşların gerçekleştirildiği bildirildi. Geri göndermelerin yavaş yavaş, tarifeli seferlerle, merkezî olmayan bir şekilde yapıldığı, eyaletlerin de gerekli evrakın hazırlanmasına dahil olduğu belirtildi. FAZ haberinde, Türk konsolosluklarının da geri kabulleri kolaylaştırmak üzere evrak düzenlenmesi gibi işlemleri hızlandıracağı iddiası yer almıştı.

Alman hükümet kaynakları, Türkiye'ye tarifeli uçaklarla geri göndermelerin başladığını duyurdu.Fotoğraf: picture alliance/ABBfoto

Cumartesi günü Alman medyasında dpa haberi geniş yer alırken İletişim Başkanlığı DMM'den de bir açıklama daha geldi. Açıklamada, "Türkiye ile Almanya arasında 'yasal ikamet hakkı olmayan Türk vatandaşlarının' iddia edildiği gibi toplu bir şekilde gönderilmesine ilişkin bir anlaşma yapılması kesinlikle söz konusu değildir.  Halihazırda var olan anlaşmalar kapsamında yasal oturma izni olmayan Türk vatandaşları, Almanya'da hukuki çerçevede tüm haklarını kullandıktan sonra (itiraz süreçleri vb.) Türk Dışişleri yetkililerinin de onayıyla ferdi olarak kabul edilebilmektedir" ifadelerine yer verildi. Açıklamada, bazı sosyal medya hesaplarında, anlaşmaya Suriye ve Afganistan kökenlilerin de dahil olduğu yönünde paylaşılan iddiaların da doğru olmadığı vurgulandı.

Welt: Berlin Ankara'yı daha da zor durumda bırakmak istemiyor

Türkiye'den gelen yalanlamalar Alman kamuoyunda da soru işaretleri oluşturdu. Die Welt gazetesi, İçişleri Bakanı Nancy Faeser'in açıklamaları sonrasında Türk hükümetinden gelen yalanlama üzerine Berlin'de hafta sonunda sessizliğin hakim olduğunu, İçişleri Bakanlığının konuyla ilgili soruları "görüşmelerin gizli olduğu" gerekçesiyle yanıtsız bıraktığını kaydetti.

Konuyla ilgili analizde, "Alman hükümeti, Ankara'yı daha da zor durumda bırakmamaya çalışıyor gibi görünüyor. Çünkü göç ve geri göndermeler Türkiye'de duygusal bir şekilde tartışılan konular. Türk tarafı, somut bir karşılık almadan Alman hükümetine çok fazla taviz vermiş gibi kötü bir izlenim yaratmak istemiyor" ifadeleri yer aldı.

Analizde, Türk toplumunda 2016'da AB ile imzalanan Mülteci Mutabakatı konusunda büyük bir hoşnutsuzluk bulunduğuna, karşılık olarak vaat edilen vize kolaylıklarının da hâlâ hayata geçirilmediğine işaret edildi.

"İmaj kaygısı"

Welt gazetesi, Türk hükümetinin geri kabulle ilgili tartışmaların kamuoyuna yansımasını istememesinin ardında, jeopolitik iddiasının da rol oynadığını kaydetti, "On binlerce vatandaşının Batılı ülkelere iltica başvurusu yapması, başarılı bir bölgesel gücün kendini içinde gördüğü tabloya uymuyor" dedi.

Almanya'ya yapılan iltica başvurularında daha seçici davranılması ve ikamet izni bulunmayanların geri gönderilmesi, aşırı sağcı Almanya için Alternatif (AfD) partisinin art arda seçim başarıları kazandığı bir dönemde Alman hükümeti açısından giderek daha acil bir konu haline geldi.

Geri gönderilmesi gereken 14 binden fazla Türk vatandaşı var

Türk vatandaşlarının Almanya'ya iltica başvurularında geçen yıl önemli artış kaydedilmişti. Bu yıl Ağustos ayı sonuna kadar toplam 21 bin 590 Türk vatandaşı Almanya'ya iltica başvurusunda bulundu, iltica başvurularında Türk vatandaşları, Suriyeliler ve Afganların ardından üçüncü sırada yer aldı. Başvuruların yüzde 84'ünü Kürt kökenlilerin oluşturduğu belirtiliyor.

Türk vatandaşlarının iltica başvurularının kabul oranında da önemli düşüş var. 2019'da yüzde 47,4 olan kabul oranı 2024'te yüzde 9,6'ya geriledi.

Almanya'da ikamet izni bulunmayan ve Türkiye'ye gönderilen Türk vatandaşlarının sayısı 2023'te bin 300 olarak kaydedilmişti. Bu yıl Nisan ayı sonu itibarıyla ülkeden sınır dışı edilmesi gereken 14 bin 500 Türk vatandaşı bulunuyor.

DW/BK,JD

DW Türkçe'ye engelsiz nasıl ulaşabilirim?