“Türkler artık resmen ikinci sınıf vatandaş“
23 Ağustos 2007Almanya’da büyük tartışma yaratan Göç Yasası, Cumhurbaşkanı Horst Köhler tarafından imzalanarak yürürlüğe girdi. Cumhurbaşkanlığı sözcüsü Martin Kothe, “Yasada anayasaya aykırı bir husus görülmediğini“ bildirdi. Yasanın yürürlüğe girmesi Almanya’daki Türk toplumunun temsilcilerinin tepkisine yol açtı.
Almanya’da Göç Yasası’nın hazırlanması sürecinde eleştirilerini sürekli gündemde tutan Diyanet İşleri Türk İşlam Birliği (DİTİB) Diyalog Sorumlusu Bekir Alboğa, yasanın, Almanya’daki olumsuz gelişmelerin bir sonucu olduğunu söyledi.
DİTİB kaygılı
Alboğa, “Teessür içerisindeyiz. Cumhurbaşkanının bu yasayı hiçbir şerh koymadan geriye çevirmemesi, Almanya’da yaşayan Türk kökenli göçmenlerin artık kanuni olarak da ikinci sınıf vatandaş konumuna düşürülmesi tescillenmiş oluyor” dedi.
2000’li yıllarda Türk kökenlilerden çifte vatandaşlık hakkının alınmasıyla olumsuz bir adım atıldığını kaydeden Alboğa, Göç Yasası ile etnik ayrımcılığın meşrulaştırıldığı belirtti:
“Şahsen ilk tepkim, boynuma bir levha asayım ve ‘ikinci sınıf vatandaş’ levhası boynumda gezeyim Almanya’da diye düşünmüştüm. Böyle bir tepki göstermek şahsen içimden geldi. Son derece ciddi kaygı taşıdığımı belirtmek istiyorum.”
Alboğa diğer Türk kuruluşlarıyla görüştükten sonra bundan sonra nasıl hareket edeceklerine karar vereceklerini söyledi. Alboğa’şya göre “Bu konuda zatan düşünüyorduk. Böyle olursa hem Karlsruhe hem de Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne kadar olayı götürmeyi planlıyorduk, öyle bir arzumuz vardı. Şimdi bu noktada son kararımızı vermek için toplanmamız gerekiyor önümüzdeki günlerde.”
Türk Dışişleri’nden açıklama
Sol Parti Federal Meclis Milletvekili Sevim Dağdelen, Hamburg Eyalet Meclisi Milletvekili Nebahat Güçlü ve Almanya Türk Toplumu Derneği (TGD) Genel Başkanı Kenan Kolat da Göç Yasası’nın yürürlüğe girmesine tepki gösterdi.
Türk Dışişleri Bakanlığı’ndan konuyla ilgili yapılan yazılı açıklamada ise "Vatandaşlarımızın yeni yasaya karşı öncelikle Almanya'da ve olumlu bir sonuç alınamaması halinde uluslararası yargı yoluyla haklarını geri alabileceklerine inanmaktayız" görüşü dile getirildi.