G20 dönem başkanı Almanya’nın ev sahipliğinde yapılan Women20 Kadın Zirvesi’nde Türkiye’yi temsil eden Gülden Türktan, Türkiye'de kadınının ekonomiye katılımının çok gurur verici bir noktada olmadığını söyledi.

İlki İstanbul’da yapılan Women20’nin kurucu başkanı unvanını taşıyan Türktan, Türkiye ile Avrupa ülkeleri arasında yaşanan gerilime son verilmesi gerektiğini de sözlerine ekledi.

Türkiye’deki gelişmelerle ilgili olarak karşılaştığı herkesin kendisine, ‘Türkiye’de neler oluyor, hiç hoş haberler, kokular gelmiyor’ dediğini aktaran Türktan, “Hem ülkemize, hem bu kadar çabaya yazık” şeklinde konuştu.

DW Türkçe: Berlin’deki W20 Kadın Zirvesi’nde, dünyanın en gelişmiş ekonomilerini bir araya getiren G20’nin devlet ve hükümet başkanlarına iletilmek üzere bir dizi karar alınması bekleniyor. Kadınların ekonomiye katılımının güçlendirilmesini hedefleyen bu kararlar nelerdir?

Gülden Türktan:  Burada ortaya çıkacak Berlin Bildirisi, W20 tarafından Sayın Merkel’e teslim edecek. Merkel aldığı bildiriyi G20 ülke liderlerine iletecek. Bu bildiri bir yapılacak işler listesi. Bu listeden her ülke kendisine bir pay çıkartacak, yapılması gerekenleri çıkartacak. Bildiriler bunları okuyup, anlayıp bunun kendisi için nasıl fayda sağlayabileceğini düşünen herkes için müthiş bir yol haritası. W20'nin önerdiği yol haritasında çok önemli dört başlık var. Birincisi finansal kapsayıcılık, finansal konularda kadının yerinin güçlendirilmesi, ikincisi dijital kapsayıcılık yani kadın interneti ve iletişimi kullanabiliyor, iş yapıp katkı veriyor mu sorusu gündeme getiriliyor. Üçüncüsü sosyal katılımcılık, eğitiminde içinde olduğu bir konu ve sonuncusu da G20 gerçekten söylediğini yapıyor mu? En önemlisi de bu. Yani G20 kadını bağrına basarak ilerlemeyi sağlayabiliyor mu?

DW Türkçe: Türkiye’deki kadınların konumunu diğer G20 ülkeleriyle kıyasladığınızda nasıl bir tablo ortaya çıkıyor?

Gülden Türktan: Türkiye’de kadının ekonomiye katılımı çok gurur verici bir noktada değil.  Çok kötü, kabul edilemez bir noktada da değil ama G20 ülkesi arasında yer alıyorsak, kadın konusunda da ilk 20 istatistikleri arasında olmak zorundayız. G20’nin içinde olmanın gerektirdiği, aynı davranış, aynı çalışma biçimini de ortaya koymak zorundasınız. Maalesef kadının ekonomiye katılımında ilk 20’de değiliz, çok iyi bir yerde değiliz. Ama benim Türk kadınlarına, hepsine çok güvenim var. Maalesef kayıt dışı çalışan kadınlarımız var ve kayıt dışı ölçülebildiği kadar ölçülüyor, siz söylemezseniz çalıştığınızı sizi hesaplara almıyorlar. Benim inancım ve görüşüme göre Mezopotamya’dan Mısır’a ulaşan tarihi bölgede kadın çok güçlü, çok katkı veriyor ben ümitliyim hala…

DW Türkçe: Türkiye’de kadının ekonomiye katılımının güçlendirilmesi önündeki engeller nelerdir? Türkiye siyasi liderliğinden beklentiniz nedir?

Gülden Türktan: Birincisi her şey kafada bitiyor. Kadının yanındaki kocasının, babasının, oğlunun, kızının yani herkesin onun çalışmasına pozitif bakması, desteklemesi lazım. İvanka Trump toplantıda çok hoş bir şey söyledi. Benim yaşıtım erkekler kadınların sorunlarını paylaşmak isteyen erkekler dedi. İşte bu paylaşım, ‘evet gidebilirsin, yapmalısın’ denmesi kadını hayatında başarılı kılıyor. Erkeğin kazandığı her 100 liradan 40’ı eve, eğitime ve ailenin tasarruflarına gidiyor. Kadının kazandığı her 100 liradan 90’ı aileye, eğitime ve tasarrufa gidiyor. Dolaysıyla kadın kazanmalı, bu yörede kadın gayet başarılı ve kazanır.

DW Türkçe: Türkiye’de işsizlik artıyor, çalışan kadın oranları azalıyor. Sebepleri neler?

Gülden Türktan: Maalesef Türkiye’de ekonomimizin desteğe, çözüme ihtiyacı var. Ve bu çözümü W20 ortaya koyuyor. Çözüm kadının ekonomiye daha fazla müdahil edilmesi. Nerede hangi kapsamda olursa olsun dâhil edilmesine çalışmak lazım. Kadın bu çözümü sağlayabilecekken muhakkak onu çözüme dâhil etmemiz lazım. Şu anda Türkiye’de çok ciddi bir istihdam teşviki var. Kadınları daha çok güçlendirecek çözümler üretmeliyiz. Devletin bu niyeti var ama bunları artık gerçekleştirmenin zamanı.

DW Türkçe: Uluslararası alanda Türkiye’deki gelişmeler yakından izleniyor. W20’de Türkiye'deki gidişatla ilgili olarak size en çok hangi görüşler iletiliyor ve neler soruluyor?

Gülden Türktan: Türkiye’deki gelişmelerin Batı basınına çok olumlu yansımadığını ısrarla söylediler. Bir kişi değil, merhaba dediğim herkes ‘Türkiye’de neler oluyor, hiç hoş haberler, kokular gelmiyor’ dedi maalesef. Hem ülkemize, hem bu kadar çabaya yazık… Daha iyi anılmamız lazım. W20’yi kurmuş olmakla, kadını güçlendirmekle, ekonomik başarı sağlamakla anılmamız lazım. Bence üzücü…

DW Türkçe: Türkiye AKPM denetimine alındı, AB müzakere süreci tehlikede. Bu gelişmeleri nasıl değerlendiriyorsunuz, bu gelişmelerin ekonomiye etkisi nedir?

Gülden Türktan: Şu anda Türkiye’nin en büyük ekonomik partneri, alıp sattığı partneri Almanya. Bundan vazgeçmek kendi kendine bıçak atmak gibi bir şey. Bundan derhal vazgeçip neyse gereğinin yerine getirmemiz lazım. AB ile ne kişiliğimizi, ne dinimizi, ne aklımızı hiçbir şeyimizi kaybetmiyor sadece kazanıyoruz. Araştırmalar yayınlanıyor ‘AB’ye hayır deniliyor’ diye. Niye hayır diyorsun? AB sadece bize katkı yapabilir. Bizim AB’ye yaptığımız katkı işgücü. Onu da zaten yapıyoruz. AB ile kucaklaşmak, el sıkışmak, barışmak, öpüşmek zorundayız. Ben böyle düşünüyorum.

© Deutsche Welle Türkçe

Değer Akal / Berlin