1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Alman Büyükelçiliği'ne saldırı

14 Eylül 2012

Hz. Muhammed’i aşağılayıcı ifadelere yer veren Amerikalı yönetmen Sam Bacile'ın çektiği filme yönelik protesto dalgası yayılıyor. Göstericiler Sudan'daki Almanya ve İngiltere Büyükelçilikleri'ne saldırdı.

Fotoğraf: AFP/Getty Images

Hz. Muhammed'i aşağılayıcı ifadelere yer veren tartışmalı filmin yolaçtığı gerginlik giderek tırmanıyor. Aralarında Sudan, Mısır, Irak, Lübnan, İran ve Yemen başta olmak üzere birçok ülkede protesto gösterileri düzenlendi. Sudan'ın başkenti Hartum'da Almanya ve İngiltere'nin diplomatik temsilcilikleri hedef alındı.

Göstericiler Hartum'da Alman Büyükelçiliği'ne akın ettiFotoğraf: AFP/Getty Images

Öfkeli kalabalık gösterilerin ardından Alman Büyükelçiliği binasına saldırdı. Alman bayrağını yırtan göstericiler, büyükelçilik binasını ateşe verdi. Almanya Dışişleri Bakanı Guido Westerwelle saldırıyı doğrulayarak, büyükelçinin Almanya'ya çağrıldığını söyledi. Bakan elçilik çalışanlarının güvende olduğunu da belirtti.

Bu arada Bingazi’deki Amerikan Konsolosluğu’na saldırı kapsamında Tunus polisi çok sayıda şüpheliyi gözaltına aldı. Bugün Cuma namazı sonrasında protesto gösterilerinin düzenleneceği endişesiyle Amerikan temsilciliklerinde sıkı güvenlik önlemleri alınmıştı. Ortadoğu ülkelerindeki Almanya temsilciliklerinde de güvenlik artırıldı, bazı temsilciliklere takviye güvenlik personeli gönderildi.

Bingazi'deki Amerikan Konsolosluğu hedef alınmıştı

Geçen Salı akşamı, Libya’nın Bingazi kentindeki Amerikan Konsolosluğu ateşe verilmiş, binadaki çatışmada Libya’nın ABD Büyükelçisi Christopher Stevens ile üç Amerikalı görevli öldürülmüştü. Ardından Yemen, Mısır, İran ve Irak'ta da filmi protesto gösterileri düzenlenmişti. Protestolar sürerken diğer yandan da İslâm karşıtı filmin neden bu kadar büyük bir tepkiye yol açtığı tartışılıyor. İslâm dinine göre Hz. Muhammed’in resmedilmesi günah. Müslümanların bu filme tepkilerinin ilk nedeninin bu olduğuna işaret eden siyaset bilimci, yazar ve ayrıca Almanya İslam Konferansı üyesi Hamid Abdül-Samed, DW’ye verdiği demeçte, “Peygamberin aşağılanmasından çok, onu kimin aşağıladığı da” önem kazanıyor diyor ve şöyle konuşuyor:

"Eğer herhangi bir gazetede, Hz. Muhammed'in Japonya ya da Çin’de tahkir edildiği okunmuş olsa, bu durumda insanların öfkesi, Danimarka’da ya da Amerika’da aynı şeyin yapılmasına karşı verilen tepki kadar büyük olmazdı.”

Film aslında yeni değil

Polis göstericilerle çatıştıFotoğraf: AFP/Getty Images

Amerikan “Wall Street Journal” gazetesine göre filmden 14 dakikalık bir kesit Temmuz ayından bu yana internette izlenebiliyordu. Bu videoya dikkatlerin, ise Kuran-ı Kerim’e nefret duyduğunu söyleyen papaz Terry Jones’un bu film lehinde konuşmalar yapmasıyla çevrildiği belirtiliyor. Jones’un Florida’daki kilisesinde geçen yıl Mart ayında Kuran-ı Kerim’i yakması sonucunda Müslümanlar kitlesel protesto gösterileri düzenlemiş, o dönemde Afganistan’da 7 BM görevlisi öldürülmüştü. Terör uzmanları, şimdilerde de özellikle Bingazi ve Kahire’deki gösterilerin tırmanması ile bu eylemlerin militan köktendinci grupların bulunduğu ülkelere sirayet edebileceği uyarısında bulunuyor.

Ancak siyaset bilimci ve yazar Hamid Abdül-Samed, durum böyle diye İslâmi ve dinî konulara yaklaşırken aşırı titizlik gösterilmesinin de çok doğru olmayacağı görüşünde. Abdül-Samed, "Kanımca, ‘şimdi artık çok dikkatli olmalıyız, dinî konulara, İslâmî konulara çok yumuşak bir biçimde yaklaşmalıyız’ demek yanlış olur. Bu düşünce tarzı sonuç getirmez. Bana göre düşünce özgürlüğü ve sanat özgürlüğü önemli bir değerdir ve bu değeri kimse sarsamaz” diye konuşuyor.

Tahran'da da gösteri düzenlendiFotoğraf: Isna

Müslümanların bakış açısının önemi

Siyaset bilimci ve yazar Hamid Abdül-Samed, Müslümanların zamanla Hz. Muhammed’in insanlık tarihinin de önemli bir parçası olduğunu, herkesin Hz. Muhammed’i Müslümanlar gibi göremeyeceğini de öğrenmesi gerektiğini savunuyor. Abdül-Samed bunu şöyle açıklıyor:

“Aramızda bir iletişim sorunu var. Her iki taraf da birbirleri hakkında yanlış görüşlere sahip olabiliyor ve öteki hakkında gizli düşünceler besliyor. Avrupalılar, Müslümanların sadece Avrupa’yı İslâmlaştırma gibi bir niyeti olduğunu düşünüyor. İslâm Dünyası’nda ise birçok kişi, Avrupalıların her sabah kalktıklarında Müslümanlara bugün nasıl hakaret edeceklerini planladıklarını tasavvur ediyor. Bu da tabii yüzyıllar boyu sürmüş olan karşılıklı düşmanlıkların ve iletişim bozukluklarının bir sonucu.”

©Deutsche Welle Türkçe

ÇA/HT, NH/BÖ