Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Mustafa Şentop 1300'e yakın dokunulmazlık dosyası olduğunu söyledi. TRT Haber'e konuşan Şentop "TBMM'de bu kadar çok dokunulmazlıkların kaldırılması fezlekesinin olması çok vahim bir tablo" diye konuştu.

Şentop, HDP'nin kapatılması istemiyle Anayasa Mahkemesi'nde açılan davaya ilişkin de açıklamalarda bulundu.

"Dünyada da Avrupa'da da siyasi partilerin kapatılmasına ilişkin davalar var" diyen Şentop "Kapatma davası bizim hukuk sistemimizde var olan ve siyasi partilerin uyması gereken esasları ihlal ettiğinde devreye giren bir yöntem" diye konuştu.

"Siyasi partiler, Anayasa ve Siyasi Partiler kanunlarında olan ölçülere uygun olarak siyaset yapmalıdır" diyen Şentop "Hukuk sistemine göre kazanılmış bir statü varsa bunun işleyişiyle ilgili olan kurallara da uyacaksınız" dedi.

Bir gazetecinin, "Şu anda Meclis'te 16 sandalye boş, 14 daha eklenirse yüzde 5 oluyor ve ara seçim gerekiyor. Böyle bir ihtimal görüyor musunuz? Fezlekeler ve siyasi yasaklar ile ilgili böyle bir ihtimal doğuyor" sözlerine, "Teorik olarak var. Fezlekeler üzerinden bu kadar kısa zamanda böyle bir sonuç ortaya çıkacağına, bu kadar sayıya ulaşacağına pek ihtimal vermiyorum" yanıtını verdi. HDP'nin kapatılması ve milletvekillerine siyaset yasağı getirilmesi halinde ise bu durumun ortaya çıkabileceğini belirtti.

HDP'yi kapatma davasının ne kadar süreceğine ilişkin de Şentop "Makul bir süre içerisinde, azami 3 ila 6 ay gibi bir süre içerisinde sonuçlanabileceğini düşünüyorum. Anayasa Mahkemesi'nin performansını dikkate alarak söylüyorum" dedi.

"Berberoğlu'nun durumu emsal oluşturmaz"

HDP'li Ömer Faruk Gergerlioğlu'nun vekilliğinin düşürülmesinde Anayasa Mahkemesi'ne bireysel başvuru kararının beklenmesinin söz konusu olmadığını çünkü bunun kesin hükmü ortadan kaldırmadığını belirten Şentop, kararın ilgili mahkeme tarafından kaldırılması gerektiğini söyledi. CHP İstanbul Milletvekili Enis Berberoğlu konusunun da bu bakımdan emsal teşkil etmeyeceğini belirten Şentop ancak kesin hüküm ortadan kaldırılırsa bir benzerlik oluşacağını savundu.

"Polis savcılık talimatını yerine getirdi"

Gergerlioğlu'nun vekilliği düştüğü halde TBMM Genel Kurul Salonu'nda kalmasının içtüzüğe göre yanlış olduğunu savunan Şentop "Meclis, bu yüzden o gün çalışmalarını devam ettiremedi" dedi. Eski milletvekillerinin içtüzüğe göre Meclis içinde bulunma gibi bazı haklarının bulunduğunu söyleyen Şentop TBMM içinde güvenliğin sağlanmasında yetkinin Meclis Başkanı'na verildiğini, müdahale konusunda sınırlayıcı durumlar bulunduğunu belirtti.

"Savcılığa bildirilmiş bir durum sözkonusuydu" diyen Şentop "Savcılık, ifadesi alınması maksadıyla ifade için en yakın emniyet birimine davet edilmesine, gitmediği takdirde götürülmesine dair bir karar çıkartıyor, bunu emniyet birimlerine gönderiyor. Meclis içinde Meclisin Güvenlik Daire Başkanlığı var. Orada görevli olan polisler güvenlikle ilgili müdahalede bulunabiliyor. Dolayısıyla dışarıdan emniyet görevlilerinin gelip müdahalede bulunması söz konusu değil" dedi.

Şentop "TBMM İç Tüzüğünün 170. maddesine göre, 'Meclis binalarında ve bahçesinde bir suç işlendiği takdirde, savcılığın doğrudan soruşturma yapabileceği bir suçsa, soruşturma izni verilmesi gibi hususlar söz konusu değilse, doğrudan savcılığın soruşturma yapabileceği bir husussa savcılığın talimatı yerine getirilir' diyor. İçtüzük hükmü bu. Savcılıktan gelen talimatı, orada görevli arkadaşlarımız yerine getirmiştir" diye konuştu.

DW / EC, HT

© Deutsche Welle Türkçe