15 Temmuz'daki darbe girişiminin ardından 20 Ağustos'ta tatile giren Türkiye Büyük Millet Meclis'i (TBMM) yeni yasama yılına bugün törenle başladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasının ardından TBMM Genel Kurulu'nda Irak ve Suriye’ye sınır ötesi operasyon konusunda hükümete verilen yetkinin bir yıl daha uzatılmasını öngören başbakanlık tezkeresi de onaylandı. 2 Ekim'de süresi dolacak tezkere bir yıl daha uzatılmış oldu. Başbakan Binali Yıldırım imzasıyla TBMM'ye gönderilen tezkerede, Türkiye'nin güney sınırlarında yaşanan gelişmeler nedeniyle ulusal güvenliğe yönelik tehditlerin arttığı ifade ediliyor. Tezkerede, PKK ve IŞİD'e karşı yürütülen mücadelenin önemine dikkat çekilerek, Türkiye’nin uluslararası hukuktan doğan hakları doğrultusunda gerekli önlemleri almasının ‘elzem’ olduğu vurgulanıyor.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da TBMM’nin açılış töreninde yaptığı konuşmada, gündeme ilişkin mesajlar verdi. Konuşmasına 15 Temmuz darbe girişimini hatırlatarak başlayan Erdoğan, "milletimiz terör örgütlerine olduğu gibi darbe heveslilerine de ülkesini bırakmayacağını gösterdi” dedi. 15 Temmuz’un unutulmaması için çaba göstereceklerine işaret eden Erdoğan, "Çarşamba günü yaptığımız MGK toplantısında bu tarihin 15 Temmuz özgürlük ve demokrasi günü olarak resmi bayram olmasını” tavsiye ettiklerini söyledi.

Darbe girişimine inanmayanları da eleştiren Erdoğan, "her kim ki amasız, fakatsız, lakinsiz "darbe" demekte zorlanıyorsa veya hiç diyemiyorsa o da darbenin bir parçasıdır ya da gönüllü destekçisidir” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, darbe girişimi sonrasında AKP, CHP ve MHP liderlerinin katılımıyla İstanbul Yenikapı’da düzenlenen mitinge ilişkin olarak da "Türkiye'nin geleceği söz konusu olduğunda nasıl tek ses olunabildiğini gösteren Yenikapı ruhunun korunması çok önemlidir, benzerlerinin Meclis'te de tekrarlanacağını ümit ediyorum” dedi.

Terörle mücadele

Erdoğan, terörle mücadele konusuna da değindi. "Türkiye FETO ile birlikte PKK ve uzantıları ile DEAŞ'ın da yoğun saldırılarına maruz kalıyor” diyen Erdoğan PKK'ya yönelik operasyonların "bölge halkı tarafından da desteklendiğine” dikkati çekti. "Fırat Kalkanı bölge insanıyla başlattığımız meşru bir operasyondur” diyen Erdoğan mücadeleyi sürdüreceklerini işaret etti. "Suriye'nin on bin kişiden oluşan DAEŞ'ten arındırılamamasının akla yatkın” olmadığına dikkati çeken Erdoğan, "DAEŞ, herkesin kullandığı elverişli bir malzemeden ibarettir. Bölgenin inanç, mezhep ve etnik köken fay hattında gerçekleştirilmeye çalışılan kırılmalar DAEŞ örtüsü altında gizleniyor” dedi.

ABD’ye eleştiri

Erdoğan, TBMM’de yaptığı konuşmada, Türkiye’nin diğer devletlerle olan ilişkilerine de değindi. Türkiye'nin Rusya ile olan ilişkilerinin düzelmeye başladığını hatırlatan Erdoğan "Bu ülkeyle olan ilişkilerimizi eski seviyesinin de üzerine çıkarmayı hedefliyoruz. Benzer bir süreci İsrail ile yürütüyoruz” dedi.

Konuşmasında ABD ile olan ilişkilere de değinen Erdoğan, "ABD yönetiminin bir kısmı Suriye ve Irak'ta YPG ile ortak çalışma yürütürken bir kısmı da bize yakın politikalar izlemeye çalışıyor” dedi. Erdoğan, "başkanlık seçiminden kaynaklanan bu sorunun bize zarar vermemesi için gayret göstermeye devam edeceklerini” söyledi. Erdoğan, ABD'nin 11 Eylül saldırısında ölen neredeyse üç bin kişinin yakınlarının Suudi yetkililere dava açabilmesini sağlayan bir yasal düzenlemeyi kabul etmesini de "talihsizlik” olarak nitelendirerek, bu yanlıştan bir önce geri dönülmesi gerektiğini söyledi.

"AB gerçek niyetini göstermiştir”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasında Avrupa Birliği (AB) ile olan ilişkilere yönelik mesajlar da verdi. Ekim ayında vize serbestîsi uygulamasına başlanmasının planlandığını hatırlatan Erdoğan, ancak bunun için AB'nin terörle mücadele yasasında değişiklik yapılmasını ön şart olarak koymasını eleştirdi. Erdoğan "bu durum, AB'nin verdiği sözü tutmama isteğinin ilanıdır. Ve yine açıkça söylüyorum, kendileri bilirler” dedi. AB ile ilişkilerde "Türkiye’nin hep sözünü tutan taraf olduğunu” vurgulayan Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü: "Demokratik ve ekonomik kriterleri Türkiye ile mukayese edilemeyecek ülkeler tam üye yapılırken, bizi 53 yıl bekletmeleri AB'nin gerçek niyetini göstermiştir.” Erdoğan, AB’ye ilişkin sözlerini "artık bu oyunun sonuna geldik, bunu biliyorlar. Kurnazlık yapmasınlar” şeklinde tamamladı.

© Deutsche Welle Türkçe

DW, JD/GA