1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git
PolitikaUkrayna

Uranyum içeren mühimmat nedir?

Thomas Latschan
8 Eylül 2023

ABD Ukrayna'ya seyreltilmiş uranyum içeren mühimmat gönderecek. Uzmanlara göre, söz konusu mühimmatın sağlık ve çevre üzerinde olumsuz etkileri olabilir.

Seyreltilmiş uranyum içeren mühimmat.
Fotoğraf: STAN HONDA/AFP

ABD'nin Ukrayna'ya uranyum içeren mühimmat göndereceğini açıklaması, tartışma yarattı. Uzmanlar, söz konusu mühimmatın insan sağlığı ve çevre üzerinde yol açabileceği uzun vadeli sonuçlara ilişkin uyarıda bulunuyor.

Ocak ayında ABD, Ukrayna'ya 31 adet Abrams tipi tank göndereceğini teyit etmişti. Şimdi ise Pentagon, Kiev'e, söz konusu tanklarda kullanılmaya uygun olan, yüksek nüfuz etme kabiliyetine sahip mühimmatı teslim etmeyi planlıyor. Planlar kapsamında, Ukrayna'ya 175 milyon dolar değerinde yeni bir silah paketi gönderilecek. Söz konusu paketin içerisinde, seyreltilmiş uranyum içeren, 120 milimetre kalibreye sahip mühimmat da bulunuyor.

Uranyum içeren mühimmat nedir?

Uranyum içeren mühimmat hakkında, İngilizce "depleted uranium" ifadesinin kısaltması olan "DU mühimmatı" terimi de kullanılıyor. Bu mühimmatın büyük kısmını oluşturan seyreltilmiş uranyum, aslında uranyum zenginleştirilirken ortaya çıkan radyoaktif atığın ta kendisi.

Bu işlem yapılırken uranyum iki parçaya ayrılıyor. Daha yüksek oranda U-235 içeren zenginleştirilmiş uranyum, nükleer tesislerde ve nükleer silah üretiminde kullanılıyor. Öte yandan aşırı yüksek bir yoğunluğa sahip olan seyreltilmiş uranyum, mühimmat üretiminde titan ve molibdenit ile karıştırılıyor ve farklı bir metalden ince bir koruyucu tabaka ile kaplanıyor.

Mühimmatta bulunan uranyumun sahip olduğu zayıf radyoaktivite, aslında herhangi bir askeri fonksiyona sahip değil. Ancak söz konusu materyal  mermilere yüklendiğinde, son derece yüksek bir nüfuz etme gücü ortaya çıkıyor. Böylece söz konusu mühimmat, tankların dış tabakasını dahi delebilecek bir güce sahip oluyor.

Kiev yakınlarında yok edilmiş bir Rus tankı, Nisan 2022. Uranyum içeren mühimmat, tanklar üzerinde de etkili olabiliyorFotoğraf: Genya Savilov/AFP/Getty Images

Aynı zamanda bu tür mühimmat, çarpma anında ucunun var olmayı sürdüreceği şekilde tasarlanıyor. Yani saldırı anında mühimmat paramparça olsa da, söz konusu uç sıcak uranyum tozunun havaya salınımını sağlıyor ve böylece askeri araçtaki oksijen ile birleşerek aracın düşman mürettebatının o anda yanmasına neden oluyor. Eğer saldırının düzenlendiği araç mühimmat veya yakıt taşıyorsa, aynı zamanda bir patlama yaşanması olasılığı da son derece yüksek.

Bu mühimmata kim sahip?

İkinci Dünya Savaşı'nda, Alman ordusu Wehrmacht, Nazilerin talimatıyla uranyum içeren mühimmat atış denemeleri yapmıştı. Ancak söz konusu materyal kıt ve çok pahalı olduğu için, savaşta kullanılmadı.

Bugün söz konusu mühimmata sahip olduğu bilinen 21 ülke mevcut. Bunların arasında Türkiye, ABD, Rusya ve Suudi Arabistan da bulunuyor. Seyreltilmiş uranyumlu mühimmatı pratikte kullandığını şu ana kadar kabul eden tek ülke, ABD oldu. Washington, bunu Irak, eski Yugoslavya, Afganistan ve Suriye'de kullandıklarını açıkça beyan etti. Özellikle de 2003 yılında Irak Savaşı sırasında yüzlerce ton uranyum içeren mühimmat kullanıldı.

Uranyum içeren mühimmat, biyolojik ve kimyasal silahlar, antipersonel mayın ve misket bombasından farklı olarak, kullanımı yasaklanan silahlar arasında yer almıyor. Seyreltilmiş uranyumun savaşta kullanımını açıkça yasaklayan herhangi bir anlaşma mevcut değil. Buna rağmen uzmanlar, açığa çıkan yüksek miktarda uranyumun uzun vadede büyük sorunlara yol açabileceği konusunda uyarıyor.

Savaş bölgesinde radyoaktif kirlenme riski var mı?

Seyreltilmiş uranyumun, kullanıldığı bölgede bulunan insanları doğrudan radyoaktif biçimde etkilemesi söz konusu değil. Seyreltilmiş uranyumun radyoaktivitesi, doğada bulunan uranyumdan yaklaşık yüzde 40 daha düşük ve aslında deri ve giysileri delme kabiliyetine sahip değil.

Bir kilogram seyreltilmiş uranyumun bir metre mesafeden ışıması, bir yıllık doğal radyasyon maruziyetinin yaklaşık yüzde üçüne tekabül ediyor. Ancak yine de kısa mesafede gerçekleşen uzun süreli bir ışımanın, insan genlerine zarar verme ve kansere yol açma tehlikesi bulunuyor. Uranyum tozunun insan vücuduna solunum yollarından, gıda maddelerinden veya açık yaralar üzerinden bulaşması da cabası. Çünkü uranyum, aynen diğer ağır metaller gibi, kimyasal açıdan zehirli ve iç organlar üzerinde büyük hasarlara yol açma kabiliyetine sahip.

2001 yılında Bosna-Hersek'te bulunan, içerisinde seyreltilmiş uranyum bulunan bir mermiFotoğraf: Hidajet Delic/AP/picture alliance

Uzun vadeli etkileri nasıl?

Uzmanlar, uranyum içeren mühimmatın doğa ve insan sağlığı açısından uzun vadede ne kadar tehlikeli olabileceği konusunda hemfikir değil.

Nükleer Savaşın Önlenmesi İçin Uluslararası Hekimler (IPPNW) örgütünün bir raporu, Irak'ta söz konusu mühimmatın yoğun kullanıldığı bölgelerde, malformasyon ve kanser hastalıklarında bariz bir artış yaşandığını ortaya koydu. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) ve Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu'na (IAEA) göre ise, uranyum içeren mühimmat, sivil halkın sağlığı üzerinde özel bir radyolojik tehlike oluşturmuyor. 2010 yılında yayınlanan bir AB Komisyonu raporunda da, söz konusu uranyumun "çevre ve sağlık riskleri oluşturduğuna dair herhangi bir belirti olmadığı" ifade ediliyor.

Belirsizliğini koruyan bir diğer konu da, söz konusu mermilerin, yeryüzü ve yeraltı sularının kalıcı olarak kirlenmesine yol açıp açmadığı. Uranyum, paslanmaya son derece meyleden bir materyal. Yeryüzündeki patlamamış bombaların, beş ila on yılda paslanması ve içerisinde barındırdığı uranyumun yeraltı sularına karışmasına olanak sağlaması ihtimaller dahilinde.

Ancak şu ana kadar yeraltı sularında inceleme yapılan bölgelerde yalnızca minimal bir uranyum artışı tespit edildi. Uzun vadeli bir çalışma ise henüz mevcut değil. Ancak mühimmatta kullanılan uranyumun sahip olduğu U-238 izotopunun yarı ömrü, tam 4 buçuk milyon yıl.

ABD'nin 2003'te kullandığı uranyumlu mühimmatın Irak halkı üzerinde kalıcı etkileri olabilirFotoğraf: Nicoletti/dpa/picture alliance

Rusya nasıl tepki veriyor?

Kremlin, ABD'nin Ukrayna'ya söz konusu mühimmatı gönderme planlarını sert bir dille kınadı. Rusya'nın Washington Büyükelçiliği, bu kararın "insanlık dışılığın açık bir işareti" olduğunu söyledi. Mühimmatın Ukrayna'da kanser oranlarının ve diğer hastalıkların artmasına yol açabileceği uyarısında bulunan Kremlin Sözcüsü Dimitri Peskov, sorumluluğun "tamamen ve yalnızca ABD yönetiminde" olduğunu belirtti.

Ancak ABD, Ukrayna'ya uranyum içeren mühimmat tedarik eden ilk ülke olmayacak. Birleşik Krallık da Mart ayında, Kiev'e gönderme sözü verdikleri Challenger 2 tipi tanklarda kullanılmak üzere uranyum içeren mühimmat göndereceklerini teyit etmişti. Moskova, o dönemde de, söz konusu kararın kötü sonuçlara yol açabileceği uyarısında bulunmuştu.