1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Uzman Çavuş Musa Orhan'a tahliye

26 Ağustos 2020

18 yaşındaki İpek Er'in intiharının ardından "nitelikli cinsel saldırı" suçlamasıyla tutuklanan Uzman Çavuş Musa Orhan tahliye edildi.

Zanlı Musa O. tutuksuz yargılanacak
Zanlı Musa O. tutuksuz yargılanacak Fotoğraf: DHA/Siirit

Batman'da 18 yaşındaki İpek Er'in intiharı sonrası "nitelikli cinsel saldırı" suçlamasıyla tutuklanan Uzman Çavuş Musa Orhan, Siirt'teki cezaevinden tahliye edildi.

Zanlı geçen hafta hakkında verilen tutuklama kararı sonrasında cezaevine konmuştu.

Ancak zanlının avukatı, tutukluluk kararına itiraz ederek tahliye talebinde bulunmuştu. Avukat Erkan Akkuş, tahliye talebine gerekçe olarak müvekkilinin kaçma şüphesinin bulunmamasını, kendi teslim olmasını ve delillerin karartılma ihtimalinin kalmamış olmasını göstermişti.

İtirazı değerlendiren Siirt 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi ise Musa Orhan'ın tahliyesine karar verdi.

Mahkeme, savcılığın, Orhan'ın tahliyesine ilişkin kararına itirazını da reddetti.

Tutuksuz olarak yargılanacak Orhan hakkındaki dava, 16 Ekim'de Siirt 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülecek.

İpek Er'in anne ve babası DW Haber'e konuştu

02:44

This browser does not support the video element.

Musa Orhan'ın avukatı Akkuş, DW Türkçe'ye yaptığı açıklamada, "Ben, Musa'nın beraat etmesinden daha çok şüpheli ölümün ardındaki sır perdesinin aydınlatılması ve iftira sahiplerinin kanunen hesap vermesiyle avukatlık görevimi yapmış olacağım" dedi.

İpek Er'in babası Fuat Er ise DW Türkçe'ye, avukatlarla olayı takip ettiklerini söyledi. "Acım var, taziyem var" diyen baba Er, daha fazla yorumda bulunmak istemediğini belirtti.

Siirt Barosu: İfadesi çelişiyor

Davayı yakından takip eden Siirt Barosu Orhan'ın serbest kalmasıyla ilgili yazılı bir açıklama yaptı. Açıklamada sanığın mağdura dair verdiği ifadesinin Adli Tıp raporu ile çeliştiğine işaret edilerek şu görüşe yer verildi:

"Siirt Barosu ve Siirt Barosu Kadın hakları komisyonumuzla beraber dosyanın her aşamasında takipçisi olduğumuz gibi verilen bu kesin tahliye kararına karşı da itirazımızı dosyaya sunmuş bulunmaktayız. Ayrıca asıl mahkemesi olan Siirt 1. Ağır Ceza Mahkemesine de sanık hakkında tutuklama kararı verilmesi için dilekçemizi de sunmuş bulunmaktayız."

Musa Orhan'ın cinsel saldırısına uğradığını belirten Er, 16 Temmuz'daki intihar girişiminin ardından haftalarca tedavi gördüğü hastanede verdiği yaşam mücadelesini kaybetmişti.

Siirt Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, olayla ilgili elde edilen delillerin Er'in anlatımını doğruladığı, Adli Tıp Raporu'nun da mağdurun olay örgüsü içerisinde vermiş olduğu beyanlarını destekler mahiyette olduğu belirtilmişti.

Siirt 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nce kabul edilen iddianameye göre, zanlı Orhan 12 yıldan az olmamak üzere hapis cezasıyla yargılanacak.

Bakanlık açıklaması

Musa Orhan'ın tahliyesinin ardından İçişleri Bakanlığından yapılan açıklamada, "Bakanlığımız tarafından hiçbir şekilde tasvip edilmeyen, mütevaffanın ailesinin üzüntüsünün derinden paylaştığımız bu acı hadise ile ilgili olarak tüm yasal süreçler, kanunun öngördüğü çerçevede devam etmekte, tutuklanma talebi ve buna bağlı kararlar savcılık ve mahkeme tarafından işleme konulmaktadır" denildi.

Şüphelinin Jandarma Uzman Çavuş olması nedeniyle kurum yönünden yapılması gereken idari tahkikat ve işlemlerin Jandarma Genel Komutanlığı bünyesinde devam ettiğini belirten bakanlık, Orhan'ın görevinden uzaklaştırıldığını hatırlattı.

TELE 1 hakkında yasal işlem

Orhan hakkında başlatılan "devlet memurluğundan çıkarma" işlemlerine dair yasal sürecin de devam ettiğini duyuran bakanlığın açıklamasında şöyle denildi:

"Kurum içinde yürütülen idari süreçlerin haricinde, adli makamlarca devam eden iş ve işlemlere ilişkin bakanlığımızın herhangi bir yetkisi ve tasarrufunun olması hukuken ve fiilen mümkün değilken, gerek bakanlığımızın gerekse sayın bakanımızın tutuklanma veya adli kontrol kararlarında etki ve müdahalesinin olduğuna dair paylaşımları iyi niyetli olarak değerlendirmemiz, elbette ki mümkün değildir. Bu acı olaydan siyasi bir rant devşirmeyi, kurumlarımızı ve adalet sistemimizi yıpratmayı hedefleyen TELE 1 adlı TV  kanalının yanı sıra gayri ahlaki iftiraları atan terör örgütüne müzahir basın-yayın organları hakkında gerekli tüm yasal işlemler başlatılacaktır."

DW / CÖ,HT

© Deutsche Welle Türkçe

Sonraki bölüme git Bu konuda daha fazla içerik