1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Vizede yeni dönem: AB'den Türklere 'kademeli Schengen'

18 Temmuz 2025

Yeni sistemle bir kez kısa süreli Schengen vizesi alanlar, ardından 6 ay ve daha uzun süreli vize alabilecek. Peki yeni sistemin ayrıntıları ne? Randevu krizi dahil uygulamadaki sorunlar aşılabilecek mi?

Üzerinde "VISA" yazan Schengen vizesi belgesi
Fotoğraf: Pond5 Images/IMAGO

AB Komisyonu'nun yeni kararı ile Türk vatandaşlarına çok girişli kısa süreli Schengen vizesi başvurularında kolaylık sağlanması planlanıyor. Ancak "kademeli sistem" ile uygulamada yaşanan sorunların ne oranda aşılabileceği tartışma konusu.

AB, 15 Temmuz'da aldığı kararla Schengen vizesine başvuran Türk vatandaşları için "kademeli kural" olarak adlandırılan yöntemi uygulayacağını açıkladı. Sistemin detaylarını ise AB Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Thomas Ossowski düzenlediği basın toplantısıyla aktardı.

Yeni sistemin önemli bir gelişme olduğunu ve "AB'nin Türk vatandaşlarının AB'ye seyahat etmesini istediğinin bir işareti" olarak görülmesi gerektiğini belirten Ossowski'ye göre, Türk vatandaşları artık daha uzun süreli ve çok girişli vize alabilecek.

Yeni Schengen vizesi sistemi nasıl çalışacak?

AB'nin getirdiği yeni kademeli sisteme göre vize işlem süreci şu şekilde işleyecek:

"Kademeli" vize rejimine göre, önceki üç yıl içinde iki kez Schengen vizesi alıp bunları usulüne uygun şekilde kullanmaları hâlinde, Türk vatandaşlarına bir yıl süreyle geçerli çok girişli Schengen vizesi verilebilecek.

Bir yıllık vizenin ardından, önceki vizenin yasal olarak kullanılmış olması ve pasaportun kalan geçerlilik süresinin yeterli olması hâlinde, üç yıllık ve ardından beş yıllık vize sağlanabilecek.

Büyükelçi Ossowski, eski sistem ile yenisi arasındaki farkı ise şu sözlerle anlattı:

"Düne kadar önce üç defa başvurmanız ve üç kısa giriş vizesi almanız lazımdı. Bu üç kısa süreliyi aldıktan sonra 6 ay alabiliyordunuz ve sonrasında da daha uzun sürelileri. Şimdi ise artık bir defa kısa vize alıyorsunuz, ikinci başvurunuzda 6 aylık alıyorsunuz."

AB Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Thomas OssowskiFotoğraf: ANKA

Türkiye Ticaret Bakanı Ömer Bolat da yeni düzenlemeyi şöyle açıkladı:

"Özellikle daha önce vize almış, düzenli şekilde seyahatini yapmış ve Türkiye'ye geri dönmüş vatandaşlarımız açısından, herhangi bir göç ve güvenlik riski oluşturmadığından hareketle, ilk defa vize almışlara ikinci başvurularında önce 6 aya kadar, sonra 1 yıla kadar, sonra 2 yıla kadar, sonra 3 yıla ve 5 yıla kadar uzun süreli ve çok girişli vize verilmesi imkanı uygulanacak."

Ankara: Memnuniyetle karşılıyoruz

Uygulamaya ilişkin Türkiye Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamada, "Kararı memnuniyetle karşılıyoruz" denildi.

Açıklamada, "İlgili kurumlarımız ve AB Komisyonu'yla beraber, vatandaşlarımızın Schengen vize başvuru süreçlerinin iyileştirilmesine yönelik çalışmaları sürdüreceğiz" ifadeleri yer aldı.

Türkiye için ret oranları düştü

Başvurularda kurallara uymanın ve istenilen evrakları doğru şekilde sunmanın çok önemli olduğunu aktaran Ossowski, aynı zamanda yetkili vize kurumlarıyla çalışmanın şart olduğunu, aracı kurumlara ise ekstra para vermeye aslında gerek olmadığını kaydetti.

Büyükelçi Ossoswski, eskiden beri iyi bir sicili olan ve halihazırda uzun süreli Schengen vizesi alanların ise bu sistemle hak kaybı yaşamayacağını, onlar için bir "başa dönüş" olmayacağını kaydetti.

Büyükelçi Ossoswski'nin verdiği rakamlara göre geçen yıl Türkiye'den Schengen bölgesi için toplam 1,2 milyon vize işlemi yapıldı. Bu işlemlerde yüzde 65 oranında çok girişli vize verilirken, ret oranı ise bir önceki yıla göre düştü. Vize reddi oranı dünya geneli için ortalama yüzde 16 iken, Türkiye için yüzde 14,5 oldu. Yunan adaları için alınan vizeler de dikkate alınırsa ret oranının yüzde 13,1 olduğu belirtiliyor.

Randevu krizi çözülür mü?

Büyükelçi Ossoswski, bu sistemin oturması durumunda başvurularda yaşanılan yoğunluğun azalmasını beklediklerini, bunun randevu krizine de çözüm olmasını beklediklerini söyledi.

Schengen vizesi almak için ilgili vize merkezlerine başvurmak isteyen vatandaşlar randevuların turizm kuruluşları tarafından toplu şekilde kapatılması gibi farklı nedenlerle bireysel randevu almada büyük sıkıntı yaşıyor. Bu alanda "vize simsarlarının" oluştuğu belirtiliyor, normal yollardan randevu bulunamazken bazı firmaların kısa sürede randevu alabilmesi şikayet edilen konuların başında geliyor.

Büyükelçi Ossoswski, bu sorunun çözümü için Türkiye İçişleri Bakanlığı ve diğer yetkililerle beraber çalıştıklarını belirterek, usulsüz hareket eden bazı turizm aracı kurumlarının sistemi bloke ettiğini ve bazen de sahte belgelerle başvuru sahiplerini mağdur edebildiğini vurguluyor.

Öte yandan AB'nin bu son adımından yalnızca Türkiye'de ikamet eden Türk vatandaşları yararlanabilecek. Uluslararası nakliye işlerini gerçekleştiren tır şoförleri gibi bazı meslekler ve yüksek riskli olarak nitelenen gruptakiler ise yararlanamayacak.

Ossoswski: Asıl amaç vize serbestliği olmalı

Türkiye'deki görevine kısa bir süre önce başlayan ancak Almanya'nın yeni AB Büyükelçisi olarak atanması nedeniyle yakında Ankara'dan ayrılacak olan Ossoswski, vize sorunlarının aşılması için asıl hedefin ise vize serbestliği sağlanması olduğuna dikkat çekiyor.

Türkiye ile AB 2013'te mültecilerin Türkiye'de tutulması için Geri Kabul Anlaşması imzalamış ve beraberinde Türk Vatandaşları için Vize Serbestliği Diyaloğu başlatılmıştı. Ancak bu diyaloğun sürdürülmesi için tamamlanması şart koşulan toplam 72 kriterden altısı Ankara tarafından yerine getirilmemiş durumda.

Kosova gibi pek çok aday ülkenin ya da bazı Güney Amerika ülkelerinin bile kriterleri tamamlayarak şu anda vizesiz AB ülkelerine girebildiğini hatırlatan Büyükelçi, AB olarak bu kriterlerin tamamlanmasında Türkiye'ye yardımcı olmak istediklerini belirtti.

Bu arada Schengen vizesi ile ilgili sorunların temelinde yatan en önemli nedenlerden biri olarak Türkiye'de siyasi iktidarın çok farklı kesimlere verdiği yeşil pasaportlar ile yapılan usulsüzlüklerin yatması gösteriliyor.

Ossowski, "Biz hazırız, Komisyon Türk yetkililerle yakından çalışmaya hazır. Çünkü aksi durumda, uzun bekleme süreleri, usulsüz uygulamalar devam edecek ve bedelini vatandaşlar ödemeye devam edecek" dedi.

"Bu değişimler biraz sabır, biraz tahammül gerektiriyor. Bu nedenle şimdi bu kolaylığı yapıyoruz ama vize serbestisi olmadan bir yere varılamayacak" diyen Büyükelçi, vize serbestisi diyaloğunun yeniden başlatılması çağrısında bulundu.

DW Türkçe'ye engelsiz nasıl erişebilirim?

Gülsen Solaker Dış politika ve iç siyasi gelişmeler ağırlıklı olarak 1997’den beri çalışan gazeteci.