Afrika'da futbol oldukça önem verilen ve yaygın olarak yapılan bir spor. Ancak her ülkeden farklı olarak Afrika'da futbol oldukça gürültülü oynanıyor. Çünkü Afrika'da futbol vuvuzelasız, vuvuzela futbolsuz keyif vermiyor. Nefesli çalgılar grubundan vuvuzela, Afrika futbolunda adeta bir simge durumunda.

Vuvuzelalar, eski yıllarda tek düzeydi. Tek renkli ve desensizdi. Ancak sonraları futbol taraftarları arasında ilgi çekici hale gelip, stadyumlarda kullanılmaya başlanınca vuvuzelalar için yeni fikirler geliştirildi. Vuvuzelaların üzerine baskı yöntemiyle farklı semboller ve ülke bayrakları yapılmaya başlandı.

Bu aylarda, haziranda gerçekleştirilecek Fifa Dünya Futbol Şampiyonası Güney Afrika 2010 nedeniyle vuvuzela dükkanlarında yoğun çalışılıyor. Vuvuzelalar finallere katılan ülkelerin sembolleriyle süsleniyor.

Her bütçeye göre vuvuzela

Vuvuzelalar, el işçiliğiyle de birer sanat eserine dönüştürülebiliyor. Boyanıp küçük taşlarla dekore edilebiliyor. Baskı yapılmış vuvuzelalar 6 eurodan satışa sunulurken, el işçiliğiyle hazırlananlar, 100 euroya kadar alıcı bulabiliyor.

Vuvuzelalara en fazla talebin Brezilyalılardan geldiği belirtiliyor. Fazla gürültü çıkarıp, özellikle de misafir Avrupa takımlarını ürküttüğü gerekçesiyle bu çalgı aletinin stadyumlarda yasaklanması talep edilmişti. Ancak Fifa'nın Johannesburg'dan “vuvuzelalar Afrika futbolunun simgesidir ve yeri stadyumlardır” açıklaması taraftarları rahatlattı.

Afrika için önemi büyük

Vuvuzelaların Afrika için tek önemi futbolla sınırlı değil. Futbolun bir simgesi halini alsa da, tarihi bir geçmişe sahip. Afrika'da kabilelerin vuvuzelalardan önce haberleşmek için hayvan boynuzları kullandıkları belirtiliyor. Daha sonra plastikten üretilmeye başlanmış ve 90'lı yıllarda futbol taraftarları tarafından keşfedilmiş.

2010 Fifa Dünya Futbol Şampiyonası'nın, Afrika'nın tanıtımı ve gelecekteki turizm geliri için son derece önemli olduğu belirtiliyor. Şüphesiz renkli geçen dünya futbol şampiyonaları Afrikalıların vuvuzelalarıyla daha da renklenecek.

© Deutsche Welle Türkçe

Katrin Gansler / Çeviri: Gezal Acer

Editör: Murat Çelikkafa