Yemenli yetkililer bombalı paketlerle ilgili olarak özellikle iki isim üzerinde duruyor. Bunlardan biri El Kaide saldırılarının planlayıcılarından El Evlaki ve diğeriyse bombalı paketleri hazırladığı düşünülen Suudi terörist İbrahim Hasan El Asiri. Yemen ordusunun başlattığı terörle mücadele operasyonu hem bu şüphelileri ele geçirmek hem de çoğu gözlemciye göre ABD’nin ülkeye olası bir askeri müdahalesini önlemeyi amaçlıyor. ABD Başkanı Barack Obama, geçen yıl Amerikan güvenlik güçlerine şimdiye kadar birçok terör eylemine adı karışan El Evlaki’yi öldürme emrini vermişti.

Ancak Alman Bilim ve Siyaset Vakfı’nın uluslararası terör uzmanı Guido Steinberg, ABD’nin El Kaide ile mücadele kapsamında Yemen’e bir müdahalede bulunmayacağı görüşünde. Steinberg, “Amerikan yönetiminin geçtiğimiz yıllarda Yemen’de çekimser kaldığını söylemek mümkün. Yemen’de İslamcı terörist örgütlenmelerin üst düzey yöneticileri yok. Burada daha çok El Kaide’nin orta düzeyli yöneticileri var ve operasyonları yönetiyorlar. ABD’nin savaşçı birliklerini bu bölgeye göndermesi ihtimali çok düşük. Amerikalılar örneğin Usame Bin Ladin’i ya da yardımcısı Zevahiri’yi yakalamak için askerlerini daha çok Pakistan’a yönlendirebilir. Yemen için bu olasılığın oldukça zayıf olduğunu düşünüyorum.”diyor.

Havayolları alarmda

Bombalı paketlerin ortaya çıkmasıyla somutlaşan terör tehdidi nedeniyle birçok ülke havayollarında güvenlik önlemleri sıkılaştırıldı. Almanya ve Hollanda Yemen’den gelen kargoların ülkeye girişini ve Yemen’den gelen uçuşları yasakladı. Öte yandan El Kaide’nin paket bombalarıyla ilgili ilk denemesini eylül ayında gerçekleştirdiği iddia edildi. Amerikan ABC televizyonu, Amerikan hükümet kaynaklarına dayandırdığı haberinde, Amerikan gizli istihbarat yetkililerinin eylül ayında Yemen’den gönderilen üç şüpheli paketi adreslerine ulaşmadan yakaladığı belirtildi. Haberde Chicago adresli gönderilerin içinde dini içerikli kitap ve CD’ler ayrıca ev eşyaları olduğu kaydedildi. Paketlerin Arap yarımadasından gönderildiğini vurgulayan yetkililer, gönderilerin içinde patlayıcıya rastlanmadığı için herhangi bir müdahaleye gerek duyulmadığını belirtti.

İngiltere ve Dubai'de ABD'deki adreslerine teslim edilmeden güvenlik altına alınan şüpheli paketlerle ilgli bilginin istihbarat birimlerinin verdiği bilgiler doğrultusunda ele geçirildiği belirtiliyor. Peki, Batılı istihbarat birimleri Yemen’de ne kadar faal? Alman Bilim ve Siyaset Vakfı’nın uluslararası terör uzmanı Guido Steinberg’in bu soruya yanıtı şöyle:

“Batılı istihbarat birimleri Yemen’de oldukça faal durumda. Son yıllarda da buradaki faaliyetlerini artırdıkları biliniyor. 2008 eylülünde Yemen’deki Amerikan büyükelçiliğine yönelik bir saldırı oldu. Bu da ABD için Yemen’de yeni bir tehdidin filizlendiğinin işaretiydi. 2009 Aralığındaysa Amsterdam-Detroit seferini yapan bir Amerikan uçağına yönelik saldırı girişimiyle birlikte Amerikalıların Yemen'deki varlığı arttı. İngilizlerin geleneksel olarak Yemen konusunda oldukça başarılı olduklarını söylemek mümkün. Ancak genel olarak Yemen'deki Batılı istihbarat akışının pek de iyi olduğu söylenemez. Batılı istihbarat birimleri bu bölgede Ortadoğulu istihbarat birimlerinin yardımına ihtiyaç duyuyorlar. Özelikle de Suudi Arabistan birimlerinin.”

© Deutsche Welle Türkçe

MK/BK (DW/DPA)