1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Yunanistan turizminde kriz: Acil yabancı iş gücü aranıyor

Kaki Bali
26 Temmuz 2025

Yunanistan turizm sektörü ciddi personel eksikliği yaşıyor ve yabancı iş gücüne bağımlı. Ancak Atina, katı önlemlerle göçü kısıtlayarak bu açığı kapatmayı zorlaştırıyor.

Tinos Adası'nda bir plaj barı ve sahildeki kalabalık
Tinos Adası'nda bir plaj barı: Turist var, personel yokFotoğraf: Kaki Bali

"Gelecek yıla bir çalışan bulmak için bugün kiliseye kadar diz çökerek giderim" diyor Tinos Adası'ndaki şık bir butik olan Armonia'nın sahibi Matina.

Her 15 Ağustos'ta düzenlenen, Yunanistan'ın en ünlü hac töreninde, hacılar uzun yokuşu dizleri üzerinde çıkarak Meryem Ana'dan dilek diliyor.

Matina yardım umuyor. Yaz sezonu için personel arıyor ancak hâlâ bulamadı. Tinos'ta maaşlar Atina'ya kıyasla biraz daha yüksek ve personele konaklama da sağlanıyor. Ancak buna rağmen sezonluk çalışan bulmak giderek zorlaşıyor. Adanın dört bir yanında "Personel aranıyor" ilanları görülüyor.

Mevsimlik işçiler ilgi göstermedi

Bir yandaki kuyumcuda çalışan Tamar, çoğunlukla İngilizce konuşuyor çünkü Yunanca'da yalnızca temel selamlaşma ifadelerini biliyor. Daha yaşlı müşterileri anlamak için patronuna başvuruyor. Buna rağmen dükkân sahibi, Tamar'ın tüm yaz boyunca çalışacak olmasından memnun. Tamar, Gürcistan'dan yasal yollarla sezonluk işçi olarak gelmiş ve bir aydır Tinos'ta çalışıyor.

Diz çökmüş halde Meryem Ana'ya: Tinos'taki Panagia Evangelistria tapınağı önündeki bir hacı heykeliFotoğraf: Kaki Bali

Teorik olarak Tamar gibi birçok kişi daha yasal olarak Yunanistan'a çalışmak için gelebilir. Geçen bahar, Yunan hükümeti Ermenistan, Gürcistan, Moldova, Hindistan, Filipinler ve Vietnam ile 40 bin yabancı işçi alımı konusunda anlaşma yaptı. Ancak bu anlaşmalar ya uygulanamıyor ya da çok yavaş ilerliyor. Bürokrasi karmaşık, konsolosluklar yetersiz ve sunulan koşullar cazip değil. Bu yüzden otel sahipleri hâlâ resepsiyonist, kat görevlisi, cankurtaran, garson ve aşçı arıyor. Yunan Otel Federasyonu'na göre sektörde en az 60 bin çalışan açığı var.

Büyük işgücü açığı

Bu durum kısmen 2020–2023 pandemi döneminden kalma. Panhellen Federasyonu Başkanı Jorgos Hosoglu'ya göre bu, Avrupa genelinde hissedilen bir etki. Ancak Yunanistan'da sorun daha da derin:

"Sektör, nitelikli ve deneyimli işçi eksikliği nedeniyle benzeri görülmemiş bir kriz yaşıyor. Pandemi döneminde sektörden ayrılanların çoğu geri dönmedi."

Tinos'daki bir pastanenin vitrini. Alt köşedeki tabelada "Acil personel aranıyor" yazıyorFotoğraf: Kaki Bali

Sektörün mevsimsel yapısı da işçileri caydırıyor: Turistlerin gitmesiyle oteller ve sahil barları kapanıyor, çalışanlar yalnızca üç ay işsizlik maaşı alabiliyor. Hosoglu şöyle soruyor:

"Geri kalan ayları nasıl geçirecekler, özellikle de yaşam maliyetleri bu kadar yükselmişken?"

Genç Yunanlar Kuzey Avrupa'ya, hatta İzlanda'ya çalışmaya gidiyor. Arnavut kökenli göçmenler ise ya emekli oluyor ya da ülkeyi terk ediyor.

Unutulan Arnavutlar

Yunan ekonomisi, 1990'lardan bu yana tarım, inşaat ve turizm sektörlerinde göçmen işgücüne güveniyor. Ekonomik kriz öncesinde ülke, büyük ölçüde Arnavut işçilere bağımlıydı. "Kurtarma programları" (2010–2018) sürecinde bu ihtiyaç azaldı. Ancak pandemi sonrası, ekonomi toparlanıp turizm yeniden canlanınca işgücüne olan talep katlandı.

Aynı dönemde, daha cazip ücretler ve daha kolay yasal süreçler sunan ülkelerle rekabet artınca, Yunanistan'dan ayrılan tarım işçilerinin çoğu geri dönmedi.

Turizmde ihtiyaç duyulan 60 bin kişilik iş gücüne ek olarak inşaat ve tarım sektörlerinde de 60'ar bin kişilik istihdam açığı bulunuyor.

Uzmanlara göre Yunanistan'ın göç konusunda daha cazip politikalar geliştirmesi gerekiyor.

Sağduyulu göç politikası yerine sağa kayış

Başbakan Kiryakos Mitsotakis'in muhafazakâr hükümetinin göçmen karşıtı söylemi tercih ettiği; krizleri, skandalları ve anketlerdeki düşüşü aşmak için göçmenlere karşı sert önlemleri kullandığı yorumları yapılıyor. Hükümetin hedefi ise sağcı seçmenin desteğini kazanmak.

Yunanistan Göç ve İltica Bakanı Thanos Plevris keskin bir göç politikası izliyorFotoğraf: Petros Giannakouris/AP/dpa/picture alliance

Haziran sonunda Avrupa Birliği'ndeki (AB) yasa dışı tarım sübvansiyonları skandalı nedeniyle istifa eden eski Göç Bakanı Makis Voridis, birçok yasal göçmenin hayatını zorlaştırmıştı. İlk icraatı, oturma izni süresinin uzatılması imkanını askıya almak oldu. Bu, yıllardır ülkede yaşayan ve çalışan birçok göçmen için ciddi bir zorluk oluşturdu.

Yeni Bakan Thanos Plevris ise göreve gelir gelmez yasal göç konusuyla ilgilenmek yerine sığınma yasalarını daha da sıkılaştırmayı tercih etti.

Ülkelerine dönmeyen, başvurusu reddedilmiş sığınmacılar için iki ila beş yıl hapis cezası öngören yeni yasayla övünen Plevris, "Ülkemizde yasa dışı kalanların iki seçeneği var: Ya hapis ya dönüş" dedi.

Bu slogan, bakanlığın sosyal medya hesaplarında afiş olarak da paylaşıldı.

DW Türkçe'ye engelsiz nasıl ulaşabilirim?

Sonraki bölüme git Bu konuda daha fazla içerik